Burada bir umumi malumat olması bakımından kültür ve medeniyet terimlerinin dünyada ve bizde kullanılmaya başlanmasını hatırlatmak isteriz. “Kültür terimi, antropolojideki anlamıyla Almancadan Batı dillerine geçmiştir. Kelimeyi ilk kullanan Klemn’dir (1843). Ünlü İngiliz Antropoloğu Taylor’un da ondan iktibasta bulunduğu görülür (1871). Türkçeye, Fransızcadan alınan terimŞerif Mardin’e göre ise kültür, toplumdaki anlamlı semboller bütünüdür. Batı dillerinde “medeniyet”i ifade eden “civilisation” sözcüğünün ilk defa 1756 yılında Fransızcada kullanıldığı görülür. İngilizcede ise ilk 1770’de “civilization” şeklinde kullanılmıştır. Kavramın ilk kullanıldığı yıllarda anlam olarak, “edep-erkan, öğrenme, zariflenme” gibi özellikleri içerdiği görülür. Kavramın zamanla güçlenmesi ve hem Fransa, hem de İngiltere’de bugünkü anladığımız manada “medeniyet” karşılığı olarak kullanılması 19.Yüzyıl başında gerçekleşmiş ve daha sonra diğer Avrupa ülkesi ve Amerika’ya kademe kademe yayılmıştır. Civilisation kelimesini “sivilizasyon” olarak Türkçede ilk kullanan Mustafa Reşit Paşa’dır. M. Reşit Paşa, Paris’ten gönderdiği resmi yazılarda (1834) Türkçe karşılığını bulamadığı bu kelimeyi, “terbiye-i nâs ve icrâ-yi nizâmât” olaraktarif eder (Meriç, 1979: 95). Kelimeyi “medeniyet” biçiminde ilk kullananın 1838’de Sadık Rıfat Paşa olduğu söylenir, ancak daha kesin biçimde Bianchi’nin Fransızca-Tükçe Sözlüğü’nün 1843 baskısında görülür. Latince civitas yani “şehre ait” gibi, şehir anlamındaki Arapça “medine”yi çağrıştıran “medeniyet” kelimesi, çabuk tutularak 1845’lerden sonra yaygınlaşmış, 1850’lerde sözlüklere girerek, 1860’lardan sonra “sivilizasyon” kelimesinin yerini almıştır. (Tuncer Baykara, Osmanlılarda Medeniyet Kavramı ve Ondokuzuncu Yüzyıla Dair Araştırmalar, Akademi Kitabevi, İzmir, 1992, s. 1-2, C. Meriç, Umrandan Uygarlığa, Ötüken Yayınları, 1979, İstanbul, s. 94-95; Muhittin Bilge, Nurettin Topçu’nun Kültür Ve Medeniyet Anlayışı, https://sosyolojiden.files.wordpress.com/2015/09/k...”
Altan Çetin: Nurettin Topçu ile Taklitten Tahkike Medeniyetçilik Davamız
Mavi Gök Yağız Yer
Medeniyet meselesi ve medeniyetçi milliyetçilik çerçevesi 21. Asırda Türklerin insanlığa bir kere daha sözünü söyleyeceği esas yer olarak görülmelidir. Medeniyetin toplum oluşturabilen, millet düzeyinde müştereklere sahip bu çerçevede devlet kuran ve nihayet bu bütünlük içinde şehre sahip olan bir anlam bütünlüğü olarak bakabiliriz. Medeniyetin şu ana kadar insanlığın geldiği noktada gösterdiği teorik ve pratik tecrübesinin öğrettiği, İbn Haldun gibi büyük zihinlerin işaret ettiği durum budur. Belki bir Anadolu çocuğunun sözleri bu konuda kifayet etmeyebilir bu noktada muteber medeniyet bilimci A. Toynbee “Tarihe devletten değil de medeniyetten bakmalı; çünkü devletler, medeniyetlerin bağrında yetişip ölen geçici siyasal fenomenlerdir” (A. Toynbee, Medeniyet Yargılanıyor, (Ter. Ufuk Uyan, 1991, İstanbul, 198) tespitinden bakarsak parçalara bölünmüş zihinlerimiz medeniyet noktasında kendi bütünlüğüne kavuşabilir. Medeniyet merkezli tarih okuması yazılarımızla ne kast ediyoruz belki şimdi malumları olur efkâr-ı umumiyyenin. Bu bilince ulaşmadan; toplum derece farkları ile bu bilgi ve bilinç durumuna gelmeden muasırlaşmak iddiası son derece sathi ve taklidi aşamayan beyhude gayretlerin ötesine geçemeyecektir diye düşünüyoruz. Medeniyet davasının bizce öncü kişilerinden Nurettin Topçu bu hususa işaretle: “Dünyamız yeni kültürlerin yaratacağı ruh içinde gelişerek insanlığı tabiatın bağrına basacak ve insanı makinenin esaretinden kurtarıp, kendi kendisinin ve ruhu kâinatın hâkimi yapıcı yeni bir medeniyetin doğuşunu bekliyor. Bu medeniyet Anadolu’dan yani güneşin doğduğu yerden doğmazsa dünyamız kararacaktır. Çünkü her taraf sislerle örtülüdür. Bize düşen Anadolu çocuğunu içine yuvarlandığı Batı hayranlığından kurtarıp yeni doğan güneşe teslim etmektir.” N. Topçu, Yarınki Türkiye, (Hazırlayanlar: Ezel Erverdi, İsmail Kara), 2010, İstanbul, s. 12.) Hayranlıktan tecessüse ve oradan medeniyetçi milliyetçi bilince evrilecek olan bir yaklaşım bizi medeniyet teorisinden temeddün hareketine götürebilir; N. Topçu’nun tabiri ile düşünmek ve hareket etmekten ibaret olan var olmak eylemi medeniyet çerçevesinde bu şekilde yeniden zuhur edebilir. Anlam dünyamızın mazi ve mevcut arasında geleceğe dair güncel meseleleri çözerek ve medeniyet çerçevemizi tahkim ederek kültür ile birlikte bizi dağınıklıktan düzene taşıması bu yolda belki ümit edilebilir bir durumdur.
Bu haber toplam 180 defa okunmuştur
- Yorumlar 0
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Hakkı Öcal: Amerika eteğindeki taşı dökerken“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 9 Mayıs’ta ABD başkanı Joe Biden’ın resmi davetlisi olarak Washington’a gidiyor. Erdoğan Biden’la Beyaz Saray’da görüşecek.”
Bedir Acar : 40 bin sanatçı ‘yola' çıkıyorDünya turizmi bakımından önemli yere sahip ülkeler kendi nüfuslarından daha çok turisti kendilerine çekiyorlar. Fransa, İspanya, Portekiz gibi...
Hüseyin Öztürk: Türkiye Yüzyılı ve Milli DevletTürkiye yüzyılına girerken artık siyasetin de yol haritası netleşmeli.
Ahmet Varol: Batı “soykırım” suçlamasını neden desteklemiyor?İsrail işgal rejiminin Gazze’de her yönüyle bir soykırım savaşı sürdürdüğü çok açıktır. Bu konuda herhangi bir şüpheye mahal yok.
Serdar Arseven: Merhum Muhsin Yazıcıoğlu niçin katledildi?On beş yıl evvel katledilen Merhum Muhsin Yazıcıoğlu Başkan’la hatıralarımıza bir önceki yazımızda yer vermiştik.
Selçuk Türkyılmaz: Siyonistler gelecekte Hitler'in yerine kimi koyacak?Gazze’de altı aydır devam eden “Filistinlilerin yerlerinden edilmesi, mülklerinin ellerinden alınması, ulusal kimliklerinin yok sayılması, zorunlu göç, ayrımcılık ve açlık” tahmin edilemeyen sonuçlarıyla dünyanın geleceğini belirleyecektir.
- 14:06 - TYB Başkanı Arıcan “Kültürel Dinî Farklılık ve Ebû Hanîfe” kitabını imzalayacak
- 13:48 - Türkiye Yazarlar Birliği “Gazze Çalıştayı” düzenleyecek
- 13:47 - ASBÜ Rektörü Arıcan: Dünyanın değişimi ve dönüşümü Gazze’den Filistin’den başlayacak
- 12:53 - Kültür Pınarının kaynağı Erzurum’dan oruç neşesi…
- 12:21 - “Belki Bir Gün” şiir kitabı çıktı
- 11:50 - Hakkı Öcal: Amerika eteğindeki taşı dökerken
- 11:47 - Bedir Acar : 40 bin sanatçı ‘yola' çıkıyor
- 11:43 - Hüseyin Öztürk: Türkiye Yüzyılı ve Milli Devlet
- 11:42 - Ahmet Varol: Batı “soykırım” suçlamasını neden desteklemiyor?
- 11:40 - Serdar Arseven: Merhum Muhsin Yazıcıoğlu niçin katledildi?
- 11:38 - Enes Bayraklı: PKK’nın Belçika’daki Türklere saldırısı
- 11:35 - Selçuk Türkyılmaz: Siyonistler gelecekte Hitler'in yerine kimi koyacak?
- 11:33 - Gökhan Özcan: Hadiseleri okuyor muyuz?
- 10:50 - TYB Gençlik birimi öğrencileri iftarda bir araya geldi
- 15:40 - Mustafa Kara: Altmış Yıl Sonra İstanbul
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.