Ayhan Demir: Örgütlü kötülük

Kuşatmayı kırıp, sözümüz biraz yükselir yükselmez; yolumuza engeller konuyor, başımıza musibetler örülüyor. Hangi devletle sorun yaşıyorsak veya onun yoluna çıkarsak, menfaatini zedeliyorsak, taşeron örgütler üzerinden saldırıya uğruyoruz.

Evet, bize yüksek bedel ödetmek isteyen alçaklarla, dünyanın en ahlaksız düşmanlarıyla imtihan ediliyoruz. 

Yeni bir dönemdeyiz. 

Terör, Batılı ülkelerin elinde, kullanışlı bir nesneye, kendilerine göre tanımladıkları bir kavrama dönüştü artık. Maliyeti daha düşük, tehlikesi daha az. 

Hiçbir bedel ödemiyorlar: Canımız yanıyor, canları yanmıyor. Kanımız akıyor, kanları damarlarında duruyor. Bu yüzden düzenli ordular yerine, terör örgütlerini ve işbirlikçileri tercih ediyorlar. Terörle terbiye ve beka sorunuyla tehdit ediyorlar.

Nasıl bir kirli ittifakın kurulduğunu görmekte zorlanmıyoruz. 

Karşımızda yalnızca “bir avuç terörist” ya da onlara göz yuman “yerel unsurlar” yok. Terör devletleri de var. Bölücü terör örgütü, çok uluslu bir şer odağı haline geldi. 

Terörden ziyade, yıkıcı bir tehditle karşı karşıyayız. Tartışmasız bir şekilde devletin canını, milletin hayatını hedef alıyorlar.

ASALA, DHKP-C, PKK ve son olarak FETÖ… Milletimize kast eden bu terör örgütlerinin mensupları, sıkıştıkları vakit nereye kaçıyor, hangi adreslere sığınıyor? 

Herhangi bir batılı devletin, ülkemizin başına musallat edilen bölücü teröre karşı ciddi bir yaptırıma gittiğini görmedik. Buna karşılık, Türkiye düşmanları ile bu terör örgütlerin dostlarının aynı adresler olduğunu görüyoruz.

Batılı dostlarımız, saklanma ihtiyacı duymadan, teröristleri himaye ediyor, destekliyor, besliyor. “Demokrasinin beşiği“ diye anılan bazı ülkeler, sakınma gereği görmeden, terör örgütlerinin sözcülüğünü yapıyor, millet hayatımıza kasteden terör örgütlerini aklamaya çalışıyor. 

Daha ötesi: Sınırlarımızın hemen ardında, namlusu bize dönük, ülkemizi parçalamak isteyen bir terör ordusu kuran ve süratle modernize eden müttefiklerimiz var. 

Büyük şeytan olarak tanımlanan Amerika, bu milletin ve ümmetin başına türlü belalar açmış olan İngiltere, İslam coğrafyasının en kritik yerine kene gibi yapışmış olan İsrail, daima darbecileri, hainleri ve teröristleri destekleyen Almanya, Fransa ve diğerleri.

Sözleri söz, niyetleri niyet değil. Böyle ‘dostlar’ varken, düşmana ne hacet?

Bazılarına abartılı gelebilir, gelmesin. Açık bir savaştayız: Üçüncü Dünya Savaşı’nın içindeyiz. Daha öncekilerde olduğu gibi, yeni bir paylaşım savaşı yaşanıyor.

Dost olduğunu söyleyen ülkelerin düşmanlıkları, milli varlığımıza yönelik ciddi bir tehdit haline geldi.

İğneyi kendimize batıralım: Bu biçimsiz duruma karşı etkili bir dil, caydırıcı bir yöntem geliştiremedik. 

Devamı: https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ayhan-demir/orgutlu-kotuluk-40632.html