Gittim...
Gitmez olaydım!
Çünkü, Mahsun'un 'Prestij Meselesi'ni göremeden, bir salon dolusu insan, gerisin geri, evlerimize dönmek zorunda kaldık.
İster 'basit bir iş kazası' deyin, ister 'iş bilmezlik'...
Ancak, neresinden bakılırsa bakılsın, önceki akşam 'Prestij Meselesi'nin galasında yaşananlar, sinema işletmeciliği ve gala organizasyonuna yakışmayan bir amatörlüktü.
Kırmızıgül'ün yeni filmi Prestij Meselesi'ni görmeye gelenlere sekiz ayrı salonda gösterim olanağı sağlandı.
Yedi salonda işler yolunda gitse de sekizinci salonda film bir türlü başlamıyordu.
Normal başlama saatinin üzerinden 45 dakika geçince, seyirci sonunda homurdanmaya başladı.
'Ne oldu, neden başlamadı' sorularının muhatabı da yok.
Nihayet, ortalıkta dolanan bir sinema çalışanının ağzından kerpetenle laf alırcasına, şifre uyumsuzluğu yüzünden filmi başlatamadıklarını öğrendik.
'İki dakika içinde başlayacak, ha şimdi, ha birazdan' oyalaması ile yaklaşık bir saat bekletilen seyirci sonunda isyan edip salonu terk etti.
Bütün bunlar yaşanırken ortada tek bir yetkili görünmediği gibi; durumu açıklayıcı bir anons, açıklama, özür beyanı da yoktu.
Derken koridordan bir ses duyuldu; 'Salon 2'yi açtık, isteyenler orada filmi izleyebilir'.
Onca zaman aklınız neredeydi yahu!
Devamı: https://www.aksam.com.tr/yazarlar/bedir-acar/mahsunun-yeni-filmini-nasil-izleyemedim/haber-1341216
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.