• İstanbul 13 °C
  • Ankara 13 °C

D. Mehmet Doğan: Ankara’da Edebiyat Festivali!

D. Mehmet Doğan: Ankara’da Edebiyat Festivali!
(Konservatuvar günlerim-2)

Ankara’da geniş çerçeveli bir edebiyat faaliyeti için geçen yıllarda hayli gayret sarfettik. Birçok kurumun, bilhassa belediyelerin kapısını çaldık. Bir netice hâsıl edemedik. Nihayet Mamak Belediyesi başkanı Murat Köse böyle bir faaliyet için irade gösterdi, hayal edilen Ankara Edebiyat Festivali gerçek oldu.

Bu faaliyet bizim Konservatuvar olarak bildiğimiz Musıki Muallim Mektebi’nde yapılacaktı. Mekân yeniden düzenlenmişti ve çeşitli klasik sanatların icra edildiği bir külliye haline gelmişti. Benim için bu mekân adeta çocukluk günlerime dönüş tesiri uyandırdı. Hem de öyle bir zamanda burada faaliyet yapacaktık ki, “Dil İnkılâbı”nın ve “Musıki inkılâbı”nın 90. Yılında…

Açılışın geçmiş yıllarda bu yapıya girmesi men edilen Ankara havaları ve seğmen gösterisi ile başlaması dikkat çekici idi.

Her zamanki gibi, Ankara’ya edebiyatı, şiiri yakıştırmayanlar vardı elbette. Bunun böyle olmadığını açılış konuşmasında İmriulkays’dan başlayıp, Hacı Bayram, Şeyhülislam Yahya, Razî, Müştak Baba, Evliya Çelebi, Refik Halit Karay, Mehmed Âkif gibi isimleri zikrederek anlatmaya çalıştık. Daha sonra Ankaralı Razî’nin divanını yayınlayan Mustafa Erdoğan, aynı mevzuda konuştu. Ankara geçmişte de şairi, edebiyatçısı bol bir şehirdi. Mustafa İsen Ankaralı divan şairleri listesinde 16 isme yer vermişti. Bu durumda Ankara sıralamada gerilerde yer alabiliyordu. Necati Tonga bu sayıyı 46’ya çıkarmışken, Mustafa Erdoğan 50’nin üzerinde olduğunu söylüyordu.  Bu durumda Ankara sıralamada ön saflara geçmiş oluyordu.

Bu sayı hesabını bir yana bırakıp, Şeyhülislam Yahya gibi Ankaralı büyük bir divan şairini hatırlamak yeter. Onun şiirimizdeki yerini Yahya Kemâl’in “Yahyâ gazel-serâ idi Bâkî kasîde-gû” (Yahya gazel şairi, Bakî kasideci) mısraından çıkarabiliriz. Bursalı Mehmed Tahir, Osmanlı Müellifleri’nde onun şiir yazan 21 şeyhülislâmın en büyüğü olduğunu, şairlerin büyük kısmına tercih edilmesi gerektiğini yazar.

Mustafa Hoca, Razî divanından sonra meğerse Hacı Bayram ahfadından Nuri Baba’nın divanını da yayınlamış. Nuri Baba, 1776-1847 arası yaşamış. Hazretin bir de 157 beyitlik Ankara şehrengizi varmış. Nuri Baba’nın kitabını karıştırdım, güzel beyitlere rastladım:

Dinilür bana ağız haffafı

Cümle sermāyede laf Sarrāfı

(Ağız haffafı/kavafı: Çok geveze kimse, şarlatan.)

Evvelā setr-i ibādet lâzım

Sāniyen keşf-i kabāhat lâzım

Önce ibadeti gizlemek gerekir, sonra kabahatı açmak gerekir.

İftirā nefsime itdim bî-şek

Bu yalan sözler ola mı gerçek

Şüphesiz nefsime iftira ettim, bu yalan sözler gerçek olabilir mi?

Tarih söyler meclisde sākî

Nūrī giderse eş’arı bākî

Nuri baba bu beyitle tarih düşürmüş. Tarih söyler mecliste saki, Nuri Baba giderse şiirleri kalır!

Mey-i mevti virür elbet sākī

Kimse ķalmaz bu cihānda bākî 

Ölüm şerbetini verir elbet saki (Azrail), kimse kalmaz bu cihanda bakî.

Geçmiş yüzyılları bir yana bıraksak bile, Cumhuriyet’ten sonra çok sayıda şair ve yazar Ankara’da yaşamış, hayatını tamamlamış, Ankara toprağına karışmıştır. Ankara’da doğan bir yazarlar kuşağı da vardır. Bunların listesi hayli uzun tutar.

Ankara başkent yapılırken ne yazık ki büyük kültürel-medenî mirası inkâr edildi. “Yoktan var edilen şehir” denilerek ahilik ve bayramiliğin güçlü varlığı yok sayıldı. Sonraki yıllarda Ankara’nın mahalli yöneticileri Ankara’yı kültürel mânada çölleştirmek için ellerinden geleni arkalarına koymadılar. Son 20 yılda Ankara’ya kaç stad, saha vs. yapıldı? Kaç oyun ve eğlence yeri inşa edildi?

          Gençlerin ayaklarına, midelerine yatırım çok!

Ankara’da gençlerin ayaklarına bedenlerine yapılan yatırımın yüzde biri beyinlerine yapıldı mı? Gençlerimizin beyinlerini doyurmak, zihinlerini istila eden bozuk muhtevadan kurtarmak şu sıralar en öncelikli işimiz.

Ya kaç kütüphane yapıldı? Kaç kültür merkezi kuruldu? Hangi kalıcı kültürel faaliyetler yapılıyor? Mamak belediyesinin son yıllarda 18 semt kütüphanesi kurduğunu ve sayılarının artırılacağını bu vesile ile öğrendim, bu sevindirici haberi de duyurmak isterim.

Beş günlük programda, edebiyatın her alanı ile ilgili konferanslar, tartışmalı toplantılar, şiir şöleni, konserler, genç yazarlar buluşması, okur yazar buluşması gibi faaliyetler yer alıyordu. Fesetivalın büyük ödülleri şiirde Ali Ural’a, hikâyede Necip Tosun’a ve denemede de Osman Özbahçe’ye verildi. Her üçü de alanlarında büyük eserler ortaya koymuş, kabul görmüş edebiyatçılarımız.

Yüze yakın şair, yazar, ilim ve fikir adamının katıldığı göz kamaştırıcı bir Edebiyat Festivali oldu. Güzel bir başlangıç yapıldı, inşallah Mamak Belediyemizin değerli başkanı Murat Köse’nin ilgileriyle, gelecek yıllarda edebiyat festivalleri Ankara’nın kültürel gelenekleri arasına girer.

Ankara ülkemizin geçmişte olduğu gibi günümüzde de mühim edebiyat ve kültür merkezlerinden biri. İşte bu yüzden ilk defa yapılan Edebiyat Festivali büyük ilgi gördü ve başarılı oldu, dimağlarda hoş bir lezzet bıraktı. 

kose-arican.jpg

kose-dogan.jpg

245c73b6-4122-40fa-adef-7727f7dc0cfd.jpg

ural-dogan.jpg

62a6f79f-71e2-4671-9afe-1dcaf13d439d.jpg

Bu haber toplam 547 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim