• İstanbul 15 °C
  • Ankara 14 °C

Halit Yıldırım: Gül Yetiştiren Adam'ı Yeniden Okumak

Halit Yıldırım: Gül Yetiştiren Adam'ı Yeniden Okumak
Rasim Özdenören ismini ilk olarak 80’li yıllarda İmam Hatip Lisesi’nde öğrenci iken duymuştum. Kıymetli hocamız Ahmet Hamdi Bey tavsiye etmişti;

 “Rasim Özdenören’in Gül Yetiştiren Adam ve Müslümanca Denemeler’ini okuyun koçum!” diyerek.

Bu roman ilk çıktığı ve bizim talebelik zamanlarımıza denk gelen o yıllarda bir hayli ses getirmişti. Hatta İslami kesimi heyecanlandıran romanlardan birisiydi. Çok okundu ve üzerinde çok konuşuldu. Belki de kendinden sonra birçok romanın da yazılmasını teşvik etti, öncülük etti diyebiliriz.

Rasim abi ahirete irtihal edince bu kitabı yeniden okumaya karar verdim. Elimdeki kitap İz Yayıncılık tarafından basılan 19. baskıya aitti ve kapağında bir gül resmi var. Oysa Akabe Yayınlarından çıkan ilk baskısında resim yoktu.

Bu romanı ilk okuduğum 85 veya 86 yılından bugüne, üzerinden epeyce bir zaman geçmiş. Kitap hakkında sadece hatırımda kalanlar, elli yıl boyunca sokağa çıkmayan ve evinde gül yetiştiren bir adam ile Sitare ismiydi. Bunun dışındaki diğer ayrıntılar hafızamdan silinmişti. Bu ikinci okuyuş ile unutulan kısımlar tekrar canlandı hafızamda. Bunun yanında o zamanlar dikkat etmediğim diğer ayrıntılara da vakıf oldum.

Roman madde cephesinde düşmandan kurtulan bir vatanın mana cephesinde maalesef kültürel işgalden kurutulamadığını en acı bir şekilde anlatmaktaydı. Romanda; bir yanda yaşanan bu kültürel işgal ile yüzleşmemek için elli yıl evinden çıkmayan bir adamın diğer tarafta da bu kültürel işgale teslim olduğu ve kendi öz kimliğinden ve değerlerinden fersah fersah uzaklaştığı halde, bu durumu perdeleyen bir söylemle modern gösterilen bir bireyi temsil eden Sitare’nin hayatı işleniyordu. Modernlik Sitare’ye mutluluk yerine mutsuzluğu ve arkasından da intiharı hediye etmişti.

Zira modernleşme ile insanımızın tanıştığı bu yeni hayat; başta aile içi ilişkilerden başlayarak sosyal çevresi ile olan ilişkilerine kadar onun dini, milli ve ahlaki değerlerine zıt, ruh hamurunun şekillendiği öz kültürüne, örfüne, âdetine aykırı hususları içeriyordu. Fıtrata mugayir bu yaşam biçimi insanımıza mutluluk ve huzur yerine mutsuzluk, kaos, anarşi, tatminsizlik gibi ne kadar olumsuz durum varsa onu hediye ediyordu. Gül Yetiştiren Adam’da bu olumsuz durumu Sitare ve çevresindeki insanların yaşantılarında ve ruh dünyalarında görmek mümkündür.

Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/gul-yetistiren-adami-yeniden-okumak--4997/

Bu haber toplam 121 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim