Öyle bir an gelir ki üzerinizdeki bütün ağırlıkları bırakmak, argümanlarınızı unutmak zorunda kalırsınız.
İkna bir kanaate kani olmaktır. İtminan duygusuyla karıştırmamak gerekir. İtminan içe doğru şahsi bir arayışın neticesi kafada ve kalpte oluşan tereddütsüz rahatlıktır. “İçim rahat” demek zorunda kalmadan yaşanan iç rahatlığıdır. Mutlak hakikate dönük konuşan her ağız ve her kalem mutmain insanlar oluşturur. Burada “mutmain insanlar”ı birinin eteğine yapışıp da kendi aklını ve duyularını kullanmayı unutmuş kişilerle bir tutmamak lazım. Zira mutmain kişi içinde bulunduğu durumu anlatamayacak denli huzura ermiştir. Vahiy insana bunu sağlamak üzere gelmiştir. Akıl bu cevheri keşfetmekte tefrik melekesi oluştursun diye vardır. Felsefenin itminanla bir ilişkisi yoktur ve olamaz da. Zira o istifhamlar ve şüphelerle sonu bilinmeyen bir güzergâha şaşkın biçimde gece gündüz yürür.
Devamı: https://www.milligazete.com.tr/makale/4829379/huseyin-akin/siir-ikna-etmek-icin-gelmistir
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.