Birincisi, 570 yıl önce İstanbul’un İslam beldesi olarak fethiydi.
İkinci fetih de milli iradenin tecellisi ile Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın, “Bermuda Şeytan Üçgeninden” zaferle çıkmasıydı.
Haçlı Batının dört gözle beklediği mağlubiyet, galibiyetle sonuçlanmıştı. Bu sonuç, ehli iman bütün milletimiz tarafından sevinçle karşılanmış ve şükürle yâd edilmişti.
Sadece ülkemizde mi? Hayır! Afrika’da, Ortadoğu’da, Asya’da, Kafkaslarda, Türki Cumhuriyetlerde, Avrupa’da ve Balkanlar’da büyük bir sevinç ve gözyaşlarıyla karşılandı.
Esasında seçim sonrası için bugüne başka yazı planlamıştım ama büyük plan sahibi, hiç beklemediğim bir şekilde başka plan ve güzel bir programla karşılaştırdı.
•
Gecenin ilerleyen vakitlerinde Cumhurbaşkanımızı dinlemek üzere beklerken, kadirşinas bir dost; Sabah namazını Fatih Camiinde eda edip, Fatih Sultan Mehmet’in türbesini ziyaret etmeyi ve iki fethi birden Fatih’in huzurunda yaşamayı teklif etti.
Böyle bir nasibe hayır denilemezdi. “Kullar nasibini aradıkları gibi nasipleri de onları arar” denilir. Denildiği gibi de oldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.