Sebebi ise YÖK Genel Kurulu'nun, 01. 09. 2022 tarih ve 15 sayılı oturumda aldığı 2022.15.491 sayılı, Vakıf Yükseköğretim Kurumları Kuruluş ve İşleyişine Dair Usul ve Esasları'n güncellenmesine dair karar. Güncellenen Usul ve Esaslar'ın 7. maddesinin ç bendinde "Yükseköğretim kurumunun gelirlerinin giderlerini karşılayamadığı hallerde eksik kalan kısmın kurucu vakıf tarafından ödeneceği taahhüdünü içeren noter onaylı karar" isteniyor. Vakfın vereceği taahhüt yeterli görülmemiş olacak ki bir sonraki bentte, vakıftan daha zengin ve varlıklı olduğu düşünülen mütevelli üyelerinden de olası zararların karşılayacağına dair noter onaylı bir taahhüt istenmiş. Kurucu vakıf yönetim organı ve/veya mütevelli heyet üyeleri ile vakıf yükseköğretim kurumu mütevelli heyet üyeleri değişikliğinin; yükseköğretim kurumunun gelirlerinin giderlerini karşılayamadığı hallerde eksik kalan kısmın kurucu vakıf tarafından ödenmesi yükümlülüğünün ve/veya vakıf yükseköğretim kurumunun zarara uğratılması halinde ortaya çıkan zarardan sorumluluğun bilindiği ve kabul edildiği şartını gösterir bildirim ile Yükseköğretim Kuruluna gönderileceği taahhüdünü içeren noter onaylı karar. Bu arada bir parantez açıp "yükseköğretim kurumunun zarara uğratılması" ibaresine dikkatinizi çekeceğim. Normal şartlar altında "yükseköğretim kurumunun zarar etmesi durumunda" olması gereken ibare vakıf üniversiteleri mütevelli üyelerine ithamda bulunularak kötü niyetli olduklarını ima edercesine "zarara uğratmak" ibaresi tercih edilmiş. Bu ibareyi suçlayıcı ve incitici bulduğumu ve bu önyargılı tutumdan kaynaklanan dilin bir an önce düzeltilmesi gerektiğini ifade etmiş olayım.
İsmail Güleç: Vakıf üniversitesine mütevelli bulmak zorlaştı
Birkaç yıldan beri bir vakıf üniversitesinin mütevelli üyesiyim. Hiçbir ücret almadığım ve fahri bir görev olarak kabul ettiğim üyelikten ayrılmak zorunda kalıyorum.
Bu haber toplam 181 defa okunmuştur
- Yorumlar 0
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Ergün Yıldırım: Akademinin siyonizme başkaldırısıMardin Artuklu Üniversitesinde, Beytülmakdis Akademi Sempozyumu gerçekleşti. Konu tam da hayati bir öneme sahip. Akademi ve Siyonizm adını taşıyor. İki gün sürdü. İkinci gün ben de katıldım. 15 farklı ülkeden, 80'nin üstünde tebliğ sunuldu.
- 18:49 - Mesnevî Okumaları Dr. Halil İbrahim Sarıoğlu ile devam ediyor
- 11:16 - Ergün Yıldırım: Akademinin siyonizme başkaldırısı
- 11:12 - Ali İhsan Gülcü: Gazze'de kalıcı çözüme doğru
- 11:08 - Betül Soysal Bozdoğan: Misillemenin misillemesi olmamalıydı!
- 11:06 - Ali Osman Aydın: Metcezir
- 11:04 - Bedir Acar: Türkiye-Yunanistan/Romeo ve Juliet
- 11:00 - Nedret Ersanel: ‘Korkuluk’…
- 10:58 - İsmail Kılıçarslan: Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti
- 09:42 - TYB Başkanı Arıcan’a Düşünce Ödülü
- 13:50 - Cihat Yaycı: ORTADOĞU’DA KAYIKÇI KAVGASI
- 13:48 - Hüseyin Öztürk: Münafıklık ve muhalefet
- 13:45 - Tarkan Zengin: İstihdam eğilimleri ve açık işler
- 13:40 - Taşbaşı Dergisinin Yeni Sayısı Okuyucuyla Buluştu
- 13:40 - Gazel (Aynî)
- 13:35 - Ayşegül Sözen Dağ: Türkçemizin Çiçeği Çocuklar İçin Şiir: Eşref Karadağ
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.