İsmail Kapan: Kadına yönelik şiddetle mücadele…

İsmail Kapan: Kadına yönelik şiddetle mücadele…
Senenin belli günlerinin belli temalar için seçilmesi elbette anlamlıdır…

 Önceki gün Öğretmenler Günüydü. Dün de (25 Kasım) “Kadına yönelik şiddetle mücadele günü” olarak idrak edildi. Ayrıca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü var biliyorsunuz. 14 Mayıs da Anneler Günü…
 
Görünürde daha ziyade kadınları ilgilendiriyormuş gibi algılansa da, esasen her iki cinsi;  topyekûn insanlığı kavrayan, kucaklayan bir anlayışla ele alınmazsa eksik kalır ve yüklenmek istenen mana ve menfaat yerini bulmaz, bulamaz… Bunu söylerken dünya kadınlar gününe veya kadına yönelik şiddetle mücadele gününe bir itiraz serdetmiyoruz. Burası zinhar yanlış anlaşılmasın. Velakin şurası da unutulmasın: Hayat, kadınlarla erkekler arasında müşterektir. Bunun adına cemiyet diyoruz. Bunun temelinde de aile var.
 
Aile… İnsanın fert olarak kendisini en fazla güvende hissettiği ve o çatı altında gerçek mutluluğu yaşadığı sıcak yuva. Kadın veya erkek, her yaştan insanın onsuz mutlu olamadığı müessese. Cemiyetlerin temel taşı ailedir. Aile yapısının sağlam olmadığı toplumların güçlü ve sağlıklı olması mümkün değildir. Bu yüzdendir ki, toplumları zayıf düşürmek ve yıkmak isteyen cereyanlar, her zaman aileyi hedef almıştır!..
 
Aile bir şekilde parçalandı mı, kadın da erkek de çocuklar da artık en kavi, en sağlam korunaktan mahrumdur. Her türlü tehlikeye, saldırıya, şiddete, eziyete maruz kalması kaçınılmazdır. Aileyi kadın ve erkek birlikte teşkil eder. Bu hususa dikkat isterim. Zira günümüzde, mukaddes aile kavramını temelinden dinamitlemek için çok sinsi çalışmalar var.
 
Güya ‘insan hakları’ çerçevesinde işleyen ve fakat asıl hedefi aileyi ve aile kavramını yok etmek olan sapık cereyanlar, her fırsatta ve her zeminde cinsi sapıklığı empoze etmek için var gücüyle çalışıyorlar!.. Aile erkek ve kadın tarafından kurulur. Bunun başka bir şekli yoktur. Nokta!Aynı cinsten iki kişinin birlikteliğini yani cinsî sapıklığı güya ‘aile’ diye sunmaya yeltenen iğrenç yaklaşımlar, insan soyuna en büyük, en feci düşmanlığı yapıyor. Gelgelelim bunlar o derece sinsi hareket ediyorlar ki, bilinci zayıf kişileri kolayca tuzağa düşürebiliyorlar. Bir taraftan son sürat sinsi propagandayı sürdürürken diğer yandan bu sapıklıklara karşı çıkan insanları alenen sindirmeye çalışıyorlar. Anlayacağınız hâlihazırda, insan soyuna yönelik en büyük tehdit ve tehlike buradan geliyor…
 
Kadınlara yönelik şiddeti önlemek için fert, cemiyet ve devlet olarak ne gerekiyorsa elbette yapılmalıdır! Fakat bu iş sadece söylemekle olmuyor. Fiiliyatta alınması gereken doğru tedbirleri gecikmeden devreye sokmak lazım. Ama doğru tedbirleri… Aksi hâlde kaş yapalım derken göz çıkarma durumu söz konusu olabilir.

Devamı: https://www.haber7.com/yazarlar/ismail-kapan/3280984-kadina-yonelik-siddetle-mucadele

Bu haber toplam 216 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim