29 Nisan 2024
  • İstanbul14°C
  • Ankara15°C

1800'LERDE YOLU İSTANBUL'A DÜŞEN BATILILILARIN RAMAZAN İZLENİMLERİ

1800'lerde yolu çeşitli sebeplerle payitahta düşmüş Horatio Southgate, Charles Macfarlane ve Edmund Grimani Hornby; denk geldikleri Ramazan ayını, Osmanlıların Ramazan ritüelllerini eserlerini nasıl aksettirmişler? Yusuf Sami Kamadan yazdı.

1800'lerde Yolu İstanbul'a Düşen Batılılıların Ramazan İzlenimleri

02 Haziran 2018 Cumartesi 13:22

İslam’daki oruç fıkhını çok iyi tetkik eden misyoner piskopos: Southgate
 
1812 yılında Amerika'da dünyaya gelen Horatio Southgate, mensubu olduğu Anglikan mezhebinin bir kolu olan, Amerika menşeli Episkopal Kilisesi öğretileriyle yetişir. Yüksek lisansını Columbia Üniversitesi'nde yapan Southgate, doktorasını da başarıyla tamamlar. 1844 yılında Osmanlı İmparatorluğu topraklarına misyoner piskopos olarak gider. İmparatorluk coğrafyasında yaptığı uzun seyahatlerle Süryani Ortodoks, Doğu Asur, Nasturi ve diğer hristiyan mezhepleriyle temasa geçerek bunların Amerika Protestan Episkopal Kilisesi ile olan irtibatlarını sağlamaya çalışır. Southgate, Ermenistan, Kürdistan, İran ve Mezopotamya Seyahat Hikayesi ve Mezopotamya Süryani Ortodoks Kilisesi'ne Seyahatin Hikayesi adlı iki ciltlik eseri ile yaptığı seyahatleri neşreder.
 
Southgate’nin anlatımıyla 8 Aralık öğle saatlerinde, ertesi günün Ramazan olduğunu haber veren korkunç bir top sesi duyulur. Top, kış dolayısıyla limanda demirlemiş gemilerden atılmıştır. Eserinde, okuyucusuna Ramazan ve oruç hakkında tafsilata varacak seviyede bilgi veren Southgate, yazdıklarına orucu emreden Kuran-ı Kerim’deki ayetle başlar. Belli ki Southgate İslam’daki oruç fıkhını çok iyi tetkid etmiştir. İstanbul’da bulunan Southgate, Ramazan’da İstanbul’daki yaşamdan da bahseder: “İşçi ve tamirciler zorunluluk dolayısıyla alışık oldukları üzere işlerine devam ederler. Her zamanki işlekliğinde olmasa da çarşılar açıktır ve alışveriş devam eder. Orucun yorucu etkisi ve içinde bulunulan mevsim şartları günlük aktiviteyi ve koşuşturmacayı bastırır. Fiziksel bir durgunluk hakimdir. Daha da dindar olanlar ise zamanlarının çoğunu camide veya evlerinde Kuran okuyarak geçirirler.”
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.