05 Kasım 2025
  • İstanbul15°C
  • Ankara18°C
  • İzmir19°C
  • Konya16°C
  • Sakarya18°C
  • Şanlıurfa23°C
  • Trabzon16°C
  • Gaziantep21°C

A. ALİ URAL'DAN: ONUNCU GÜN

Bir güne ne çok şey sığabildiğini gösterir bize romanlar; Joyce’un Ulysses’i, Tanpınar’ın Huzur’u, Aytmatov’un Gün Olur Asra Bedel’i… Proust, “Bir saat, yalnızca bir saat değildir, güzel kokularla, seslerle, tasarılarla ve iklimlerle dolu bir kitaptır.

A. Ali Ural'dan: Onuncu gün

ali_ural_hd1

Bir güne ne çok şey sığabildiğini gösterir bize romanlar; Joyce’un Ulysses’i, Tanpınar’ın Huzur’u, Aytmatov’un Gün Olur Asra Bedel’i…

Proust, “Bir saat, yalnızca bir saat değildir, güzel kokularla, seslerle, tasarılarla ve iklimlerle dolu bir kitaptır.” diyerek, gün şöyle dursun, bir saatin içine ömrü sığdırırken, Woolf, daha ileri gidip, bir ânın barındırabileceklerine işaret ederek yalnız zamanın değil, sanatının da sırrını sezdirmeye çalışmıştır okurlarına: “Sıradan bir günde sıradan bir ruhu bir an inceleyin bakalım…”

Aytmatov asra bedel gününde neyi anlatmış olursa olsun, “Gün Olur Asra Bedel” anahtarı, çağrışım dünyamda insanlık tarihinin en gizemli kapısını açar. Bir gündür bu; asra değil, dehre bedel. Onuncu günden söz ediyorum; Âşûra’dan. Muharrem ayının o esrarengiz gününden, bütün zamanların tohumu olan. Yerler, gökler, Arş, Kürsî, Cennet ve Cehennem o gün yaratılmış, Hz.Nuh’un gemisi o gün Cudi Dağı’na oturmuş, Hz. Süleyman’a hükümranlık o gün verilmiştir.

Nasıl bir istasyondur ki onuncu gün, Hz. İbrahim, Hz. Musa ve Hz. İsa o gün doğmuşlardır. Nasıl bir dönüş zamanıdır ki, Hz. Âdem’in ve Hz. Davud’un tövbesi o gün kabul edilmiş, Hz. Muhammed’e (s.a.v.), geçmiş ve gelecek bütün günahlarının affedileceğine dair teminat o gün verilmiştir. Nasıl bir kurtuluş menfezidir ki, Hz.İbrahim Nemrud’un ateşinden, Hz. Musa Firavun’un zulmünden o gün kurtulmuş, Hz. Yunus balığın karnından, Hz. Yusuf, kardeşleri tarafından atıldığı kuyudan o gün çıkarılmış, Hz. İsa ve Hz. İdris o gün semaya yükseltilmiştir. Nasıl bir şifa çeşmesidir ki, Hz. Eyyub’un hastalığı o gün şifa bulmuş, Hz. Yakub’un gözleri o gün açılmıştır. Kıyametin Aşûre günü kopacağına dair rivâyetler vardır, belki de küçük bir kıyamettir Hz. Peygamber (s.a.v.)’in sevgili torunu Hz. Hüseyin’in Kerbela’da Emevi zalimi Yezid tarafından günlerce susuz bırakıldıktan sonra şehit edilmesi.

Onuncu gün su günüdür, ihya günüdür. Âşûrâ gününü oruçla ve tefekkürle ihya etmiştir peygamberler ve takipçileri. Tevhid inancının sürekliliğini ve bütün peygamberlerin aynı mesajın elçileri olduğunu ilan etmektedir o gün. Âşûra gününü hürmetle karşılamak başta Sevgili Peygamberimiz olmak üzere peygamberlerin hatıralarına bağlılık ve saygı göstermek demektir. Hz. Ali (r.a)’den rivayet edildiğine göre, “Ey Allah’ın elçisi, Ramazan’dan sonra hangi ayda oruç tutmamı emir buyurursunuz.” diye soran bir sahabiye Peygamberimiz, “Eğer Ramazan’dan sonra oruç tutacaksan Muharrem’de tut. Çünkü bu ay Allah’a ait bir aydır; onda bir gün vardır ki, Allah bir kavmin tövbesini o gün kabul buyurdu; başka bir kavmin de tövbe ve niyazlarını o günde kabul eder.” cevabını vermiştir.

Onuncu gün ve onu bir inci gibi içinde barındıran Muharrem ayı içindeyiz. Muharrem ayı da bir inci, dört kutsal ay içinde. “Doğrusunu (bilin ki), Allah’a göre ayların sayısı, (Allah’ın) gökleri ve yeri yarattığı günkü kesin hükmünde (koyduğu yasada), ayların sayısı on iki aydır. Onlardan dördü haram/hürmetli aydır; Bu, işte en doğru hesaptır. O halde bilhassa bunlar hakkında, nefislerinize zulmetmeyin…” buyuruyor yüce Allah kitabında (Tevbe, 36.) O zamanın hakkını vermeyen insan, kendine zulmetmiş oluyor çünkü.

Kur’an-ı Kerîm’de ay anlamına gelen “şehr” kelimesi tekil olarak 12 kez, gün anlamına gelen “yevm” kelimesi ise tekil olarak 365 kez geçer. Zamana latif bir işarettir bu ve içinde sonsuz dönüş imkânı barındırır. Her gecenin içinde aralanan tövbe pencereleri derin uykularımızdan ya da kuyularımızdan çıkacağımız ânı bekliyor. Üst üste köprüler atılıyor azgın nehirlerin üstüne, “birinden geçemediyse diğerinden geçsin.” Gecikmiyor peygamber müjdeleri. Rahmet gökten de yağıyor yerden de: “Gecede duanın kabul olacağı bir vakit vardır ki; herhangi bir Müslüman ona rastlar da dünya ve ahirete dair Allah’tan hayır dilerse, muhakkak Allah dileğini yerine getirir. Bu hal, her gecede vardır.” “Her kim Âşûra günü ailesine, çoluk çocuğuna genişlik gösterirse, Allah Teâlâ da bütün yıl boyunca ona genişlik gösterir.” “Âşûra gününde oruç tutmak bir yıllık (küçük) günahları bağışlatır.”

Muharrem ayı şöyle dua etmemizi bekliyor bizden:

“Ey Allah’ım! Sen Ebedî ve Kadîmsin [Kendinden evvel hiçbir varlık olmayan], varlığı, hayâtı devâmlı olan, kullarına keremi ziyâde, merhameti, ni’metler bağışlaması sonsuz, yalnız Sensin Allahım!

İşte bu yeni yıldır ki, ben, bu yıl boyunca, huzûrundan kovulmuş şeytândan korumanı ve dâimâ kötülüğü emreden nefsime gâlip olmam için yardımını ve beni Sana yaklaştıran işlerle meşgûl olmamı Senden dilerim ey celâl ve ikrâm sâhibi Allah’ım. Ey merhametlilerin en merhametlisi, rahmetinle muâmele eyle!”

Bu duayı edelim ki şeytan ümidini kessin bizden. Bu duayı edelim ki yüce Allah bir sene boyunca bizi koruyacak iki melek tahsis etsin katından.

10.11.2013 Zaman 
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.