- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
ABBAS PİRİMOĞLU: TOPYEKÛN SAVRULUYORUZ
Uzunca bir süredir savruluyoruz...
04 Aralık 2020 Cuma 13:35
Kimimiz yanmaz kefen satıyor... Kimisi kibrit kutusu içerisinde müritlerini sırat köprüsünden geçiriyor. Hatta kimileri frenini o kadar boşaltıyor ki depremi bir mahalden başka mahale sevk ediveriyor.
Kimimiz de “Atatürk yaşasaydı bizim partimize gelirdi” saçmalamasını utanmadan söylüyor.
Kimisi de kırk yılını heba ettiğinden dem vuruyor... Birisi de can sıkıntısından olsa gerek Hz. Hasan tweeti ile gündemin ortasına bodoslama dalıyor. Üstelik düğün değil bayram değil hesabı.
En son olarak da bir İlahiyat hocası kalkıp “Kur’an Allah dili olabilir mi?” sorusu ile arz-ı endam ediveriyor.
Evet, savruluyoruz, nereden mi belli? Hiçbir sabitemiz kalmadı da ondan.
İlahiyatçı hoca o sözlerini aslında tarihselcilik saplantısına dayanak olsun diye söylüyordu. Yani Allah Peygamberin kalbine ilham etmiş ve o da aldığı mânâyı yaşadığı zamanın şartları içerisinde kelimelere dökmüştü. Kısacası “ilham” ilahi “kelam” insani idi.
İşte varılan netice: Alman ideolojisinin ürünü olan tarihselcilik ile yatarsan böyle saçmalamalara mecburen varırsın.
Gerçekten ciddi ciddi düşünüyorum: Eğer varılacak son durak Batı icadı bir menzil ise bu kadar çabalamaya ne gerek var? Yolu uzatmanın anlamı ne? Kestirmeden gidiverelim kopyala yapıştır kolaycılığına. Zaten Kemalizm vesilesi ile bu konuda yeterince deneyimli değil miyiz?
Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/topyekun-savruluyoruz-8062/
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.