AHMET HALÛK DURSUN’UN VEFAT YIL DÖNÜMÜ

Ahmet Halûk Dursun, Malazgirt Zaferi'nin 948. yıl dönümü dolayısıyla Türkiye Yazarlar Birliği öncülüğünde, kaymakamlık, belediye, Türk Tarih Kurumu ve Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) desteğiyle Muş'un Malazgirt ilçesinde 19 Ağustos 2019 tarihinde  düzenlenen "4. Tarihi Roman ve Romanda Tarih Bilgi Şöleni" programına katılarak önemli bir konuşma yapmıştı.

Konuşmasına Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan’la başlamak istediğini dile getiren Dursun, “Çünkü tarih ve edebiyat ağırlıklı bir programdayız. Öncelikle D. Mehmet Doğan’a, sonra rektör hocamıza ve tarihçi sıfatıyla veyahut edebiyatçı sıfatıyla burada bulunan bütün hocalarımızın sabah şeriflerinin hayırlı olmasını diliyorum. Sözlerime Ya Fettah diye başlamak istiyorum. Ya Fettah çok uyar bu faaliyetlere. Bu şekilde başlamak bereket olabilir. Belediye başkanımızla önceden konuştuk, büyük bir heyecanla buraya geldim.” demişti.

Kendimiz Dicle’deyiz, ama gönlümüz Tuna’da

Birkaç sene önce Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesinde bir konuşma yaparken, bir genç kız öğrencinin söz istediğini de söyleyen Dursun, “Oldukça heyecanlı, muhalefet dozu yüksek. Dedi ki; ‘Sizin burada ne işiniz var. Sizin yaptığınız çalışmalara baktım. Tarihçisiniz, hayatınız Tuna ile geçmiş. Nil kitabınız da var, sizin hayatınızda Dicle yok. Siz, Dicle’siz bir tarihçisiniz. Dolayısıyla sizin burada olmanıza ve konuşmanıza hakkınız yok’ dedi. Vay vay ki vay. Tenkitlerde şimdi bütün akademik unvanlar, bütün makamlar bir tarafa gidiyor. Tamam dedim, haklısın. Ama dinle. Konuşmayı nerde yapıyoruz. Diyarbakır Dicle Üniversitesinde. Ben buraya nereden geldim, Cizre’den geldim. Dicle bir şehirdir ve tam bir Dicle şehridir. Kendimiz Dicle’deyiz, ama gönlümüz Tuna’da. Bunun da bir zararı yok, bir günahı yok. Ama haklısın, bu bir gecikme. Ama her görevin bir zamanı vardır ve ona vakti şerif denir. İşte o vakti zaman gelmiş ve biz Dicle’deyiz. Ve siz Dicle’nin kuzularısınız. Bize emanetsiniz. Haklısınız emanete sahip çıkmada geç kaldık. Siz Dicle’nin kuzularısınız. Bundan sonra sizlerle hep birlikte olacağız ve bu bölgede Dicle’nin, Karasu’yunun, Zapsuyu’nun kuzularını çakallara kaptırmayacağız. Kuzuları çakallara kaptırmamak için onlarla hemhal olmak lazım.”

Tarihi doğru okumalıyız

Malazgirt, Çanakkale, Sakarya ve Sarıkamış'ı hatırlamadan tarihin doğru dürüst yorumlanamayacağını belirterek konuşmasını tamamlayan Dursun, salondakilerle vedalaşarak salondan ayrılmıştı...

Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan, Ahmet Halûk Dursun’u vefatından bir süre önce makamında ziyaret etmişti.

TYB’nin çalışmaları hakkında bakan yardımcısına bilgi veren Arıcan,  birliğin kuruluşundan itibaren 40 yıllık süreçte, birçok kurum ve kuruluşla iş birliği yaparak ülkemizin kültür, fikir ve sanat hayatına özverili ve etkili katkılar sunduklarını anlatmıştı.

Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun da yaptığı konuşmada, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirmiş ve özellikle gençlere yönelik kültür sanat faaliyetlerine büyük önem verdiklerini ifade etmişti.

Sanatçı ve edebiyatçılarımızı gençlerle buluşturmalıyız

Planlanandan daha uzun süren görüşmede, TYB’nin uzun yıllardır Türk kültürüne ve sanatına önemli katkılar sağladığını belirten Dursun,  “Tarihimizde gençlerin rol model alabileceği kültür, sanat, edebiyat alanından insanlarımız var. Tarihimizin  bu önemli şahsiyetlerini ve eserlerini gençlere tanıtacak program ve projeleri şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da desteklemeye devam edeceğiz.” İfadelerini kullanmıştı.

Ahmet Haluk Dursun, özellikle kaybettiğimiz değerlerin kültür sanat üzerinden yeniden kazanmak için, TYB’nin ve Bakanlığın birlikte belirleyeceği akademisyenler, bilim adamları ile gençlere yönelik sosyal çalıştaylar yapalım önerisinde bulunarak  bu faaliyetlerin daha kapsayıcı ve kalıcı hale getirilmesinin önemine vurgu yapmıştı.

Tarih ve kültür üzerine yayınlanmış eserleri bulunan, "Nil'den Tuna"ya kitabıyla 2002'de Türkiye Yazarlar Birliği "Gezi Yazarları Ödülü"nü alan, değerli bilim ve devlet adamı Prof. Dr. Ahmet Halûk Dursun’u vefatının birinci yıl dönümünde rahmet ve saygıyla anıyoruz.

                                                                                                             Mahmut Erdemir