- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
AHMET VAROL'DAN: MALİKİ DE IŞİD KUMPASINA MI ALIYOR
Irak’ta Nuri el-Maliki’nin ayrımcı politikalarına tepkili aşiretlerin bölgelerine uzun süreden beri askerî operasyonlar düzenleniyor.

Fakat bu oyunlara rağmen zulümden kurtulmak için kararlı tavır sergileyen kitlelerin mücadeleleri karşısında sıkışan Maliki’nin silahlı güçlerini bölgeden çekerken özellikle kritik noktaların ve kamuoyuna sesini duyurmada işe yarayacak medya araçlarının IŞİD milislerine teslimi için birtakım taktiklere başvurulması dikkat çekici.
Normalde Maliki’nin son aylarda iyice şiddetlenen saldırı ve katliamlarının son bulması için bütün bölge ahalisi harekete geçmişti. Aşiretlerin de IŞİD’le bağlantılı olmayan gerilla güçleri var ve bunlar aralarında koordinasyon oluşturmuş durumdalar. Fakat olayların medyaya yansıtılmasında bölgede kontrolü ele geçirenlerin tamamen IŞİD militanları olduğu intibaı veriliyor. Bunda da bilhassa yönetim binalarının ve medya araçlarının onlara teslim edilmesinin, aynı zamanda olaylar kamuoyuna yansıtılırken askerlerin terk ettiği bölgelerin tamamen bu militanların kontrolüne geçtiği yaygarası koparılmasının önemli rolü oldu.
Bölgedeki aşiretlerin IŞİD’le karşı karşıya gelmekten çekinme ihtiyacı duyması da yaygara koparanların ve önceden bunun zeminini, altyapısını oluşturmaya çalışanların işlerini kolaylaştırdı. Aşiret güçlerinin IŞİD militanlarıyla karşı karşıya gelmekten kaçınmalarının da iki önemli sebebi var. Birincisi örgütün bölgedeki milislerinin bir kısmını, gençlerin heyecanlarını ve işbirlikçi yönetime yönelik tepkilerini değerlendirerek yine bölgedeki ailelerin çocuklarının arasından toplamış olması. İkinci önemli sebep de Maliki’nin aynen Esed’in taktiğini uygulayarak kendi askerî güçlerini çektiği alanda IŞİD militanlarıyla aşiretlerin silahlı güçlerini karşı karşıya getirip onları birbirine kırdırmak için şartları oluşturmaya çalışması. Aşiretlerin ileri gelenleri bu oyunun farkında olduklarından söz konusu militanlarla karşı karşıya gelmeyi değil onlarla irtibat kurmanın yollarını bulmayı tercih ettiler.
Maliki ise özellikle IŞİD’i öne çıkarma oyunundan bir yandan bölge ahalisini bu örgütün militanlarıyla karşı karşıya getirmek suretiyle hırpalatmak, bir yandan da bölgeye daha geniş çaplı ve kapsamlı yeni bir operasyon düzenlemek için gerekçe oluşturmak amacıyla yararlanmak istiyor. Fakat kendi askerî gücünün bölgeyi kontrol altına almada yeterli olamayacağını bildiğinden dışarıdan destek temin etmek için uğraşıyor. Bölgenin tamamen IŞİD kontrolüne geçtiği yaygarasını da bu yöndeki çabalarının ve taleplerinin gerekçesi olarak değerlendirmek istiyor.
Suriye’de Baas zulmüne karşı özgürlük mücadelesi başlatıldığı zaman, kimse normalde dışarıdan askerî müdahale istemediği halde zulme başkaldıranlara en azından Müslüman halkların ekonomik, stratejik ve lojistik destek vermesi için yolların açılması çağrılarını “dış müdahale talebi” olarak yansıtan, dış müdahale deyince de hemen ABD’yi akla getiren unsurlara göre Maliki’nin uluslararası emperyalizmden özellikle de Amerika’dan destek hatta doğrudan müdahale talep etmesinde bir terslik olacağını sanmıyorum.
12.06.2014 Yeni Akit
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.