- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
09 Kasım 2025- İstanbul21°C▼
- Ankara21°C
- İzmir23°C
- Konya19°C
- Sakarya24°C
- Şanlıurfa27°C
- Trabzon18°C
- Gaziantep25°C
AKİF BEKİ'DEN: EKŞİ SÖZLÜK, SANSÜR VE CİHAT
Ekşi Sözlük'e karşı başlatılan kampanyanın tahrikçi dili, Ekşi Sözlük'ün kimi mütecaviz girdileri kadar tehlikeli. Evet, mukaddesatı provokatif saldırılardan sakınalım. Fakat hayır, Ekşi Sözlük kapatılmasın.

‘’’Tam bağımsız internet’ palavrası
Taksim’de yürüyen romantik isyankarlar, eylemin adına ‘İnternet baharı’ diyor. Bana göre, İnternetin 31 Mart Vakası’dır. Gerici bir ayaklanma yani.
‘’Din elden gidiyor’’ diyerek meşrutiyet rejimine karşı ayaklanan Taksim’deki Avcı Taburu’ndan farklarını göremiyorum. Bunlar da, ‘’İnternet elden gidiyor’’ yaygarasıyla filtre rejimine karşı nümayiş ediyorlar. Sureta biri özgürlükçülüğe, diğeri sansüre karşı. Ama özleri aynı...
Filtre seçeneklerinden yararlanıp yararlanmamak kullanıcıların keyfine kalmış oysa. Mecburiyet yok, zorlama yok, rızaya bağlı.
Opsiyonel filtreler, kullanıcıya daha çok tercih özgürlüğü, daha fazla serbestlik sağlıyor. Daha fazla seçenek, daha fazla özgürlük demek. İtiraz sahipleri bunun farkında mı değiller, sanmıyorum.
‘Tam bağımsız internet’ sloganlarıyla galeyana getiriyorlar milleti. Sorsanız, kendileri de bilmiyor ne dediklerini.
Sırtlarını özgürlükçülüğe dayayıp, güya sansüre karşı kutsal cihat bayrağını dalgalandırıyorlar. Özgürlük mücahidi değil, olsa olsa sanal anarşist olabilirler. Kendi özgürlük anlayışlarını herkese dayatmak peşindeler.
Özgürlük talebi bir kılıf, sansür karşıtlığı bir bahane. İnternete filtre onlar için şahane bir gerekçe. Amaç, seçime giden memlekette yasakçılık marazası çıkarmak...’’ (17 Mayıs 2011)
Kahrolsun internet sansürü (!)
...Yersiz bir yasakçılık ve sansür korkusu pompaladığı için, ‘İnternetime dokunma’ kampanyasını eleştirmiştim. Sanal ve gerçek mecralarda tam bir yıldırma kampanyası olarak geri döndü bana. Anlayacağınız, ağza alınmayacak nezih mesajlarla yayılan o nefret furyasının altında ezildim de geldim yola.
Gözlerim henüz açılmadan önce, şöyle bir yanılgı içindeydim. Düzenleme, tercih özgürlüğü getirecek sanıyordum.
Çünkü “Güvenli internet hizmeti almayı tercih etmeyen kullanıcı, standart profil üzerinden hizmet alır’’ diyordu bir maddesi. Yani isteyenin erişim hakkı kısıtlanacak, istemeyeninkine ise hiç sınır konmayacaktı.
Düpedüz yanılıyormuşum, bu kadar da basit değilmiş meğer.
İnternet tam bağımsız olmalı, kabul ediyorum artık. Aksi takdirde, benim gibi kendini bilmezleri serbest atışla hizaya getirmek, Ergenekonvari yöntemlerle MHP gibi partileri ele geçirmek, CHP gibilerinde lider değiştirmek nasıl mümkün olacak?
Bu anlayıştaki seçkin kullanıcı güruhunu tanıdıktan sonra, ikna oldum. Ben dahi ‘Yaşasın kanunsuzluk, yaşasın denetimsiz İnternet, yaşasın küfür ve hakaret, bin yaşasın sınırsız şantaj özgürlüğü!’ diyorum...’’ (24 Mayıs 2011)
Ve dün...3 ay denedikten sonra filtreli internet sistemine resmen geçtik. BTK Başkanı Tayfun Acarer startı verirken ‘’İsteyen güvenli internet paketini kullanır, istemeyen aynen devam eder’’ sihirli cümlesini tekrarladı bir daha.
3 aylık süreçte ne değişti peki? Hiçbir şey. Kimsenin Standart Profili zorla elinden alınmadı, istemeyen hiç kimsenin internetine dokunulmadı.
Vehimler boş, zanlar asılsız, şüphe ve kaygılar temelsiz çıktı.
Görüldü ki seçmek özgürlükmüş, sansür iddiası ise manipülatif bir düzmece!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.