- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
03 Kasım 2025- İstanbul17°C▼
- Ankara15°C
- İzmir18°C
- Konya16°C
- Sakarya17°C
- Şanlıurfa21°C
- Trabzon14°C
- Gaziantep19°C
AKİF EMRE'DEN: ARNAVUTLARI KEŞFETMEK
Balkanlara yönelik müthiş bir ilginin olması kuşkusuz bir bakıma tarihimizin yeniden keşfi anlamına gelir.

Balkanlara yönelik müthiş bir ilginin olması kuşkusuz bir bakıma tarihimizin yeniden keşfi anlamına gelir. Osmanlı'yı Anadolu'dan ibaret gören, imparatorluk çapında bir bakıştan mahrum ulusun çocukları olarak eğitilmiş bir halkın tarih algısının sınırlı da olsa değişmesi demek bu. Sadece coğrafi olarak değil, etnik ve dini unsurlar açısından da Osmanlı'yı yerli yerine oturtmak için bir adım sayılabilir.
Ne var ki, popüler düzeyde Balkan ilgisi, nostaljik düzeyde geçmiş günlerin hazzını pekiştirmeye yarıyor daha çok. Osmanlı'nın Balkan merkezli bir imparatorluk olduğunu, farklı etnik unsurlara dayandığını kavramak zaman alıyor. Resmi tarih söylemi, yıllarca İnönü'nün sözlerinde karşılık bulan, 'Edirne'nin dışında Türk ve Müslüman unsurları tanımıyoruz' cümlesinde yatar. Türkiye'ye dayatılmış bu bakış hayli değişti; en azından devletten önce millet Balkanları keşfetti.
Balkanların keşfini, devletin Osmanlı ile barışmasını önemsiyorum. Bu barışmanın paradigmatik bir zihniyet dönüşümünü getirdiğini söyleyemesek de önemli bir engelin kalktığı aşikar.
Popüler düzeyde Balkanlara dönüşümüzün bir tür nostaljinin yenilenmesi, geçmiş günlerin yâdı anlamına geldiğinin, hatta zaman zaman böbürlenmeye varan bir tür milliyetçiliği pekiştiren işlev gördüğünün altını çizmekte yarar var. Anadolu'dan Balkanlara açılan zihniyet; düşünsel olarak Anadolu kalıplarında, etnik temelli bir tarih algısıyla bir tür patron edasına dönüşüyorsa burada önemli bir sorun var demektir. Benzer tutum devletin değişen Balkan yaklaşımında da sezilmiyor değil.
Şunu unutmamak gerekir; Balkanlarda Müslüman yerli unsur olarak Arnavutlar ve Boşnakları yok sayan bir bakış ne gerçekçidir ne de hakkaniyetlidir. Özellikle üç ülkede önemli nüfusa sahip Müslüman Arnavutları dikkate almayan her yaklaşım, her politika başarısız kalmaya mahkûmdur.
Kosova'nın tamamına yakını, Makedonya'daki Müslümanların büyük oranı Arnavutlardan oluşur. Arnavutluk'un büyük kısmı ise Müslüman Arnavutlardan oluşur.
Yazının devamı için: http://www.dunyabulteni.net/yazar/akif-emre/19679/arnavutlari-kesfetmek
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.