- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
03 Kasım 2025- İstanbul14°C▼
- Ankara7°C
- İzmir14°C
- Konya9°C
- Sakarya10°C
- Şanlıurfa20°C
- Trabzon17°C
- Gaziantep15°C
AKİF EMRE'DEN:AKİF EMRE
Ayşe Şasa'nın yirmi küsur yıl önce ilk karşılaştığımdaki halini çok iyi hatırlıyorum: Esmer, uzun boylu... Kot pantolonuyla daha da uzun görünüyordu. Simsiyah saçları gür ve beline kadar uzanıyordu.

İslami hayatı yeniden keşfedenlerin, 'ben Müslüman oldum' diyenlerin arasında yaygın bir tavır vardır. Her konuda söz söyleme yetkisini kendilerinde bulmaları ve muhafazakar kesimin her konuyu onlara sormak istemeleri gibi bir zaaflarının bulunması. Geçmiş dönemindeki şöhretlerini Müslümanlara fatura edercesine hep önde görünmeyi hak sayan bir tutum yaygındır. Ayşe Hanım samimiyetle ömrü boyu bedel ödediği hakikat arayışının bir yolcusu olmaklığını Müslüman olduktan sonra da bırakmadı. Müslüman oluşunun bedelini hiç bir şekilde fatura etmedi. Sinemadan gelmesini, Cumhuriyet döneminin varlıklı ailelerinden birine mensubiyetini, muhafazakâr kesimin çok da öykündüğü çevrelerden olmasını ne öne çıkardı ne de o çevrelerle ilişkisini kesti. Samimi bir Müslüman olarak eski arkadaşlarıyla insanca ve müslümanca arkadaşlığını sürdürürken yine hakikat peşinde olmaktan geri durmadı.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.