03 Mayıs 2024
  • İstanbul19°C
  • Ankara17°C

ALİ BAL: TÜRKÇE ŞÛRASI

Sosyal bir varlık olarak kabul edilen dil, zamanla kendisini geliştirip zenginleştirebilir.

Ali Bal: Türkçe Şûrası

20 Kasım 2021 Cumartesi 11:14

Dünya üzerinde konuşulan sayısız dil olmasına rağmen bu dillerden ancak bazılarıyla büyük edebî eserler vücuda getirilebilmiştir. Her dil, kültür ve sanat eseri üretmeye elverişli olamamıştır.

Dünya dilleri içinde farklı coğrafyalarda kullanılan, edebiyat ve kültür dili olarak da varlığını ispat etmiş olan Türkçe,  son yüzyıla girildiğinde bazı tehlikelerle baş başa kalmıştır. Türkiye Türkçesi olarak isimlendirdiğimiz bugünkü Türkçe üzerinde çeşitli operasyonlar da yapılmıştır. Osmanlı’nın sona ermesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla beraber birçok alanda olduğu gibi dilde, kültürde, sanatta ve alfabede de değişim ve dönüşüm yapılmak istenmiş, alfabe değişikliği ile yazılı metinlerimiz zamanla okunamaz hâle gelmiş, eski ile irtibat kesilmiş, yeni yazı dili ve öz Türkçe gibi akımlarla da eski metinlerimize, dilimize yabancılaşma başlamıştır.

Dilimize sahip çıkmak, kimliğimize sahip çıkmaktır. Bu sorumlulukla harekete geçen  dolayısıyla toplanacak Şûra’da birçok konu gündeme gelecek ve çözüm önerileri sunulacak.

Bir dilin öğrenilmesi, anlam zenginliklerinin (mecazlar, edebî sanatlar, deyimler vb.) kavranılması, günlük konuşma dili içinde doğru kullanılması ve sağlıklı iletişim kurulabilmesi, o dilin “ana dili”  unsurlarının tüm zenginlikleriyle öğrenilebilmesine bağlıdır. Bunun için de imkân ve ortamlar sağlanmalıdır. Edebî metinler, ders kitapları, sosyal medya unsurları, gazete, dergi, video platformları ve TV gibi görsel medya unsurlarında ana dilimizin ve söz varlığımızın tüm zenginliklerinin doğru kullanımı yaygınlaştırılmalı, okul öncesinden başlamak üzere tüm eğitim kademelerinde Türkçe hassasiyeti ve şuuru oluşturulmalıdır. Özellikle okul öncesi ve ilkokul 1. sınıf öğrencilerimizin Türkçeyi daha etkin, doğru ve tüm zenginlikleriyle öğrenebilmelerine imkân tanımak için uygun ortamlar oluşturulmalıdır. Mesela ders ve oyun materyallerine, metinlerine, sınıf ortamlarına, kütüphanelere, bilmecelere, deyimlere, tekerlemelere dikkat etmeliyiz. Böylece öğrenme ortamları hem keyifli hem de nitelikli hâle gelecek ve çocuklarımız dilimizi daha doğru bir şekilde öğrenecektir. Çocuklarımız öncelikle Türk masallarını okumalı ve ezberlemeli. Filmler, belgeseller, tiyatrolar izlemelidir. Türk edebiyatından seçeceğimiz şiirleri ezberleterek dilimizin inceliklerini öğretmeliyiz.

Devamı: https://milatgazetesi.com/yazarlar/turkce-surasi--5505/

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.