ALİ KARAHASANOĞLU'NDAN: EFSUNLANMIŞ BEYİNLERİN HSYK PLANI BOZULDU!

Sabah akşam bombardıman yapıyorlar..

“2010’da büyük ümitlerle, halk Anayasa değişikliğine oy vermişti. HSYK yeni yapısına kavuşmuştu. Şimdi o değişikliği nasıl iptal edersiniz? Halkın iradesine rağmen, HSYK’nın yapısını, şimdi nasıl değiştirirsiniz?”

“Mankafalar.. Kanunla anayasa değiştirilir mi?” diyeceğim ama..

Eminim ki, “Kanunla anayasanın değiştirilemeyeceğini, yapılmak istenenin de, HSYK’nın yapısının değiştirilmesi olmadığını, benim kadar biliyorlar..”

Biliyorlar ama..

Başbakan’ın dediği gibi, efsunlanmışlar..

Emekli savcı da olsalar. Emekli hakim de olsalar. Profesör de olsalar. Kırk yıllık avukat-gazeteci de olsalar....

Efsunlanmışlar..

“Kanun ile, anayasa değişmez” ilkesini bile gözardı ediyorlar...

Gerçekten..

2010 referandumu ile Anayasa’ya giren ve HSYK’nın yapısını değiştiren bir kanun değişikliği TBMM’ye gelebilir mi?

Anayasa’ya aykırı kanun yapılır mı?

Mümkün mü bu?

Tabii ki değil.. Ama beyinler efsunlanmış..

Bırakın kanunu..

HSYK’nın Genel Kurul olarak yapabileceği bazı düzenlemeleri bile, sanki Anayasa’da aksi yazılı imiş gibi gösteriyorlar.

Referandum ile değiştirilen Anayasa’yı açıp, bakın..

HSYK ile ilgili düzenlemede, çok temel bazı ilkeler var.

22 üyeden oluştuğu. Üç daire halinde çalışacağı.. Üyelerin nitelikleri ve hangi usulle seçileceği yazılı..

Ama bunların dışında.. “Daireler mutlaka 7 üyeden oluşur.. Şu daire, şu işe bakar... Dairelerde şu şu üyeler bulunur” türünden bir düzenleme, Anayasa’da yer almıyor..

Kanunla belirlenmiş, bu ayrıntılar.

Dolayısı ile, Anayasa’ya dokunmadan.. Milli iradenin öngördüğü çatıya dokunmadan.. Kanunu değiştirirsiniz... Dairelerin üye sayısı da değişir.. Çalışma ve görev paylaşımı da değişir..

Anayasa’ya aykırı falan da olmaz bu değişiklik..

Anayasa’da aksi yazılmamış ki, anayasaya aykırı olsun.. ..

Nitekim, dün HSYK Genel Kurulu, kendi içinde bir değişiklik yaptı bile..

1. Daire’deki iki üyeyi aldı..

Diğer iki üye ile yerlerini değiştirdi..

Şimdi kıyamet kopartıyorlar..

Oysa, neye itiraz ediyor, bunlar?

HSYK üyesini görevden alıp, yerine bakkal Ahmet mi getirildi?

Gidenler de HSYK üyesi.. Gelenler de..

Neye itiraz ediyorsunuz?

“Efendim ... isimli üye, 1. Daire’de görevli idi. Şimdi ordan alınıp, 2. Daire’ye verildi..”

Eee?

Ne olmuş yani?

O üyenin, 1. dairede görev yapacağına dair, Anayasa’da bir zorunluluk mu vardı?

Kanunda, “... isimli üye, mutlaka 1. Dairede çalışır” diye bir madde mi vardı da, ona aykırı davranılmış oldu?

Alırsınız o üyeyi, koyarsınız diğer daireye..

Niye olmasın ki?

“Olur”u bırakın.. “Oldu” bile..

İsterseniz, şöyle soralım soruyu: “O üyeyi, aynı genel kurul, 1. Daire’de görevlendirirken, sizin planınız ne idi?”

Öyle ya..

O üyenin 1. Daire’de çalışması, anayasal, kanuni zorunluluk olmadığı halde.. Siz bu kadar ısrar ediyorsanız.. Bu ısrarınızın arkasında bir plan yatıyor olmalı..

Siz dün, bu görev paylaşımını yaparken, hangi kasıt ile bunu yapmıştınız, anlatır mısınız bize?

Daha önce şifreyi vermiştim..

Üç daire halinde çalışan HSYK’da, öyle bir yapılanmaya gidilmiş ki..

Salt çoğunluğu (kimisi gönüllü, kimisi tehdit, kimisi şantaj tesiri ile) sağlayacak kadar üye, dairelere paylaştırılmış..

4’e 3.. 4’e 3.. 5’e 2..

“5’e 2” de, aslında “4’e 3” olarak kurgulanmış ama.. Bu arada, bir kişiye daha tehditle saf değiştirtmişler..

Şimdi bu gizli plan deşifre oldu..

Kısmen dünkü değişiklik ile, aperatif bir iyileştirme yapıldı..

Ama yetmez..

Kanundaki değişiklikler, hızla TBMM’den geçirilip, uygulamaya konulmalı..

Hatta, eski yapının göreve getirdiği müfettiş vesaire, tekrar eski görev yerlerine geri gönderilip, yeni isimler göreve getirilmeli..

Ki, 2010 referandumundaki milli iradeye uygun uygulama yapılmış olsun..

Bir not da, hukukçu olmayıp, anlattıklarımıza şüphe ile yaklaşanlara..

Hiç tereddüt etmeyin, anlattıklarımızın doğruluğu konusunda..

Daire halinde çalışan tek kurul HSYK değil. Anayasa Mahkemesi’nden tutun, Yargıtay’a, Danıştay’a kadar bir çok yargı organında.. Daire halinde çalışmalar vardır.. Hiçbirisinin yapısı, Anayasa’da düzenlenmiş değildir..

Yıllarca anlattık. “Yargıtay 8. Ceza Dairesi, özel olarak oluşturulmuş” dedik.. “Yargıtay içindeki üyelerden, 8. Ceza üyeleri kura ile belirlensin, verecekleri karara razıyız” dedik..

Şimdi yine aynısını deriz..

Siz kurgu yapmışsınız.. Daireleri kendi ince planlarınızla özel olarak oluşturmuşsunuz.. İstediğiniz kararı aldırıyorsunuz..

Daire üyeleri, kura ile belirlesin, ben ona razıyım..

Siz de razı olur musunuz?

Söyleyin efsunlanmış beyinler, razı olur musunuz?

16.01.2014 Habervaktim