08 Kasım 2025
  • İstanbul19°C
  • Ankara19°C
  • İzmir22°C
  • Konya18°C
  • Sakarya18°C
  • Şanlıurfa25°C
  • Trabzon17°C
  • Gaziantep21°C

ALİ KARAHASANOĞLU'NDAN: İTİRAZ ÖYM'YE DEĞİL DARBENİN YARGILANMASINA!

Tartışmanın harareti gittikçe artıyor. Konumuz, Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri kalksın mı? Kalsın mı? Günlerdir tartışılıyor ama, bu konuya hiç girmek istemiyordum.

Ali Karahasanoğlu'ndan: İtiraz ÖYM'ye değil darbenin yargılanmasına!

Yani darbenin suç olup olmaması, Özel Yetkili Mahkemenin varlığı ile mi bağlantılı?

Tabii ki değil.

Darbenin suç olup olmadığı, Türk Ceza Kanunu'nda yazılı..

Darbe ile birlikte; daha başka yüzlerce suçu yargılayan mahkemelerin yapılanmaları, isimleri, görev alanları ise; Ceza Muhakemesi Kanunu'nda..

Dolayısıyla, mahkemelerin isimlerini ve görevlerini düzenleyen Ceza Muhakemesi Kanunu'nda istediğiniz değişikliği yapın..

TCK'daki suç, yine suç olmaya devam edecek.

Sadece yargılayacak olan hakimler değişecek.. Veya hakimlerin hangi ünvanla yargılama yapacağı değişecek.

Suç aynı suç.

Ceza aynı ceza..

O zaman, bazı kesimler, niye ısrarla "Özel Yetkili Mahkemeler kapatılsın" diyorlar?

"İstemezükçülük olsun" diye..

Çok net söylüyorum..

Değişecek hiçbir şey olmaz..

Sanıkların duruşmaya katılmak üzere girdikleri kapının üzerindeki tabeladan başka, hiçbir şey değişmez.

Ve onun içindir ki; göreceksiniz, bugün "Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri kaldırılsın" diyenler, eğer bu kaldırma gerçekleşirse, "Hay Allah razı olsun. Çok teşekkür ederiz. Birazcık nefes aldık" demeyecekler.

Ya ne diyecekler?

"İstemezük.. İstemezük.. Düne kadar İstanbul'da 6 tane Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi vardı, şimdi onlarca var. Özel Yetkili Mahkemeler kapatıldı ama.. Bütün Ağır Ceza Mahkemeleri, Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi gibi karar vermeye başladı.. İstemezük" diyecekler.

Yazın bir kenara..

Mahkemeler kaldırılırsa, bu eleştiriyi göreceksiniz..

Çünkü bunların itirazları, aslında mahkemenin özel yetkili olmasına/olmamasına değil.

İtirazları, darbeciliğin serbest olmamasına.

"Biz darbe yapalım. Siz de seyredin" diyorlar..

"Hop dedik. burası üçüncü dünya ülkesi değil. Darbe yapmak suçtur. Cezası var" denilince, isyanı başlatıyorlar: "Hep bu Özel Yetkili Mahkemeler yapıyor. Bu mahkemelerin kalkması lazım."

O mahkeme kalkıp da, normal Ağır Ceza'da yargılamayı sürdürünce, bu sefer eleştirileri "Biz Özel Yetkili Ağır Ceza'lar kapansın derken... Bunlar tüm Ağır Ceza'ları Özel Yetkili hale dönüştürdüler" diyecekler..

Bunların klasik "istemezük" politikaları, hep bu şekilde yürümüştür.

Taktikleri hep budur..

Önemli olan mahkemenin ismi değil, "Darbeyi cezalandırma iradesi"nin hakim olup olmadığıdır.

Hatırlayın.. Özel Yetkili AğırCeza Mahkemeleri'nden önce, DevletGüvenlikMahkemeleri vardı. DGM'lere yönelik eleştiriler, aslında daha yaygın ve daha yoğun idi... 

Ama o DGM'ler, darbecileri yargılamıyordu..

Çünkü yargıda, bu yönde bir irade yoktu.. 

Darbe suç olarak görülmüyordu.

Adana'da bir savcı çıktı. Kenan Evren hakkında iddianame hazırladı.

Ne oldu?

KenanEvren yargılanacağına, iddianameyi hazırlayan savcı yargılandı.

Çünkü, "darbeyi yargılama iradesi" yoktu Türkiye'de.

Özel Yetkili Mahkeme'den daha geniş yetkili DGM'ler, darbeyi yargılayamıyordu.

O günler geride kaldı..

Şimdi "darbeleri yargılama iradesi", yargıya hakim oldu.

Bundan sonra artık, isterseniz kapatın Özel Yetkili Mahkemeleri..

Hatta Ağır Ceza'ları da kapatın.

Sulh Ceza Mahkemeleri yapsın yargılamayı..

Hiçbir şey değişmez.

Göreceksiniz, o zaman da Sulh Ceza'lara itiraz edecekler..

Çünkü, "Darbe suçtur. Cezası ağırlaştırılmış müebbettir" ifadesi kanunda durduğu müddetçe, "istemezükçü"lerin rahatsızlığı bitmez.. 

Rahatsızlık da, yargılayan mahkemenin ismine değil, işledikleri suçun suç sayılmaması gerektiğinedir!

Böyle biline..

Kayıtlara böyle gire!..Böyle hatırlana!

 

30.06.2012 Yeni Akit

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.