- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
05 Kasım 2025- İstanbul16°C▼
- Ankara22°C
- İzmir22°C
- Konya22°C
- Sakarya20°C
- Şanlıurfa26°C
- Trabzon18°C
- Gaziantep25°C
AMBERİN ZAMAN'DAN: TÜRKMENLERİ ÖLDÜRÜYORLAR
“Dininiz zayıf, katlınız vacip, malınız helal, hanımlarınız da hediye.

“Dininiz zayıf, katlınız vacip, malınız helal, hanımlarınız da hediye.” Suriye’de gittikçe hâkimiyet kuran Selefi gruplar bu sloganlarıyla Hatay’ın Yayladağı İlçesi’nin bitişiğinde yaşayan Bayır Türkmenleri arasında son birkaç aydır terör estiriyorlar. Ancak Türkiye ve dünya kamuoyu Beşar Esad güçleri ve Selefiler arasında sıkışıp kalan Türkmenlerin dramından bihaber.
Geçtiğimiz cuma günü Türkmenlerden birebir bilgi almak üzere Yayladağı’na gittim. Sınıra bir kilometre uzaklıkta bir evin damından savaş tüm çıplaklığıyla izlenebiliyordu. Rejime ait tanklar Keseb denen tepe mevziinden Türkmen köylerini topa tutuyordu. İki gün önce rejime ait MİG’ler köyleri bombalamış. İki Türkmen kadın yaşamını yitirmiş. Biraraya geldiğim bir grup Türkmen savaşçı hep bir ağızdan “Biz Osmanlı’nın çocuğuyuz sonuna kadar direneceğiz” derken çaresizliklerini gizleyemiyorlardı.
“KÖYLERİMİZE SIZIYORLAR”
“Böyle devam ederse Suriye’de Türkmen kalmayacak. Selefiler köylerimizi teker teker ele geçiriyorlar, insanlarımızı barbarca katlediyorlar, sesimizi duyan yok,” diye yakınan Ömer El Muhtar tugayında savaşan Ömer Abdullah adlı genç cepheden yeni dönmüştü. Hatay ile Lazkiye arasındaki dağlarda bulunan “Bayır” bölgesindeki Türkmen köylerinin son durumunu şu sözlerle özetledi: “Irak Şam İslam Devleti (IŞİD), son birkaç aydır köylerimize sızmaya başladı. Evvela camilerde imamlığı ellerine geçirdiler. ‘Sufisiniz size gerçek dini öğreteceğiz, şeriat getireceğiz,’ dediler. Ellerinde müthiş silahlar vardı. Çoğu yabancı. Sudanlı, Mısırlı, Yemenli, Dağıstanlı, Faslı. Biz Özgür Suriye Ordusuna (ÖSO) bağlıyız. Onlara yardım ediyoruz diye bizleri öldürmeye başladılar. Önce füze yapan arkadaşı vurdular ‘sen kafirsin’ diyerek. Ardından silah tamircisini de öldürdüler. Yine Arap olan Hamza Haddad’ın evine gelip ‘İki kızını hazırla alacağız’ dediler. Hamza kızlarını alıp kaçtı. Kaç kişiyi öldürdüler, alınlarına kurşun sıkıp. Sonra da burunlarını, kulaklarını kesiyorlar. Köylerimizde insan kalmadı.
IŞİD hepsine yerleşti. Lazkiye’ye doğru 40 kilometre, Şam’a doğru 60 kilometre genişliğinde bir alanı ele geçirmiştik, kanımızı döke döke. Şimdi birliklerimizi ormanlara kadar ittiler. Artık ormanda barınıyoruz. Kış geliyor. Çadırımız, parkamız, yok botumuz yok. Ne doğru düzgün silahımız ne de mermimiz var. Beşar ile mücadeleyi bıraktık şimdi bunlarla baş etmeye çalışıyoruz.”
Yazının devamı için: http://www.taraf.com.tr/amberin-zaman/makale-turkmenleri-olduruyorlar.htm
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.