- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
09 Kasım 2025- İstanbul19°C▼
- Ankara15°C
- İzmir18°C
- Konya12°C
- Sakarya18°C
- Şanlıurfa20°C
- Trabzon15°C
- Gaziantep20°C
ARDAN ZENTÜRK'TEN: BALKAN LOBİSİ: TÜRKİYE’NİN GÜCÜ
Amerika gibi hala “tek süper güç” olarak adlandırılan bir devletin bünyesindeki bir “etnik lobi”nin esiri olduğu günlerde New York’ta Balkanlı dostlar ile buluşmak çok keyifli...

8 FEBA, Boşnak, Arnavut, Makedon, Karadağlı Balkan göçmenlerini bünyesinde toplayan, toplam 1.5 milyona varan bu “Amerikalı nüfusun” gücünü Türkiye ile bütünleştiren bir hareket. Eski Osmanlı coğrafyasının Balkan göçmenleri gerek sorumlu Amerikan vatandaşı yaşamları, gerek dağıldıkları Kaliforniya, Florida gibi stratejik eyaletlerde başkanlık seçim sonuçlarını etkileyebilecek yapılarıyla Yahudi lobisini dengeleyebilecek tek güç olarak tanımlanıyorlar...
Mesela, Florida’da yaşayan 60 bin Balkanlı göçmen 2000 yılında George W. Bush’ • destekleme kararı almasaydı, Amerikan tarihi bugün çok daha farklı yazılmış olacaktı. Hatırlanacağı gibi Bush Florida’daki önseçimleri sadece 537 oy farkla kazanarak Beyaz Saray’ı ele geçirdi... Balkanlılar böyle bir güce sahipler veFEBA Başkanı Aras Konjhodzic’e göre Amerikan Kongresi’nde hak ettikleri gücü Türkiye’nin de desteğiyle ele geçirecekler. Dertleri bir süper gücü parmaklarında oynatmak değil, aksine etnik lobilerin Amerikan ulusal çıkarlarına aykırı hallerine bir dur demek... Ama Dr. Konjhodzic’in şu sözleri Amerika’da esen havayı göstermesi bakımından anlamlı ve duygu yüklü: “Güçsüz bir Türkiye, bir Türk vatandaşı için belki ekonomik zorluk ve işsizlik demektir ama güçsüz bir Türkiye Boşnaklar için soykırım anlamına gelir!..”
8 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu çalışmaları çerçevesinde gerçekleştirilen Balkan Zirvesi’nde söyledikleri bu duyguları karşılar nitelikteydi. Balkan ülkelerinin zaten ekonomik zorlukları vardı, AB’nin yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle bu zorluklar daha da derinleşti. İşte tam bu noktada “akraba” Balkan devletlerinin Türkiye’nin güçlü ekonomisinin rüzgarını arkalarında hissetmeleri çok anlamlı...
Yunanistan’ın ekonomik açıdan tarihe karıştığı, AB üyesi bölge ülkeleri Romanya, Slovenya ve Bulgaristan’ın geleceklerini sis perdesinin kapladığı bir dönemde Erdoğan’ın, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Kosova, Makedonya ve Karadağ’a,“merak etmeyin biz buradayız ve her şeyi yoluna koymakta kararlıyız”mesajını vermesi önemlidir.
Erdoğan’ın yüksek işsizlik ve sıfırlanmış yatırımlar ile yaşamaya çalışan devletlerin başbakanlarının gözlerinin içine bakarak, “Balkanlar’ın kurtuluşu aynı zamanda yolsuzluklar ile kararlı mücadeleden geçer” demesi, “yeni Türkiye’nin sözünü sakınmayan bir güç olduğunu” bir kez daha göstermesi açısından dikkat çekici... Mübarek... Kaddafi... Şimdi de Beşar Esad’a, “gitmen çok iyi olur” diyen siyaset kimyasının özünde lafı dolandırmadan söyleme gerçeği yatıyor...
Geçelim...
Türkiye’nin tam 100 yıl önce kan ve gözyaşı içinde bıraktığı bir coğrafyaya emperyal değil, birleştirici ve dost bir güç olarak dönüyor olması önemli kuşkusuz...
26.09.2011 Star- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.