- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
ASIM YENİHABER'DEN: MÜPTEZELLİĞİN HULYASI!
Cedlerimiz “çirkefe taş atma, üzerine sıçrar” buyurmuştur! Sözün doğrusunu biliriz de, uymasını bilmeyiz maalesef. Atalarımıza hürmet ederiz de, tecrübe mahsulü sözlerini kaale almayız.
06 Mart 2015 Cuma 10:24
Cedlerimiz “çirkefe taş atma, üzerine sıçrar” buyurmuştur! Sözün doğrusunu biliriz de, uymasını bilmeyiz maalesef. Atalarımıza hürmet ederiz de, tecrübe mahsulü sözlerini kaale almayız.
Teşhircilik çağımızın en müthiş pazarlama metodudur ve teşhirciliği sadece vücut ölçeğinde görmek yetmez.
Birileri bunu hayatları boyunca dibine kadar yapmıştır. Yani bu seviyede artık gidecek yeri kalmamıştır. Sözlü teşhircilikte de eline su döken olmaz.
Pazarlamanın bin bir türlü yolu var. Vücut pazarlamanın envaı çeşidini bilir, piyasayı iyi koklar... Hedefinden asla şaşmaz!
Yaşı kaça dayandı? Ebe yaşında, fakat her dem taze!
Ajda değil ki 70’lik olmasına rağmen gerdirerek uzaktan genç görünsün ve sesiyle işi idare etsin.
Bu yaşta beden sergilemenin fazla piyasası yok, nice taze sermaye pazarı kapladı. Piliçler varken, kartaloz tavuğu neylesinler.
Kasap dükkânlarında ne etler teşhir ediliyor!
Şimdi kimlik teşhiri zamanı...
Kürtlük moda! “Benim ebem Kürt köyünden geçmişti, haminnem Kürtlere selam vermişti...” Tabii bu kesmez. Kimse sormadan söyledikleri elbette bir amaca matuf... Şöhret zehirlenmesinin raconu ününü her yolla pekiştirmek demek! Fırsat bulduğun an, asla kaçırma!
Neyse bunlar bizi ilgilendirmez. Bir parti onun çekilecek bir filmdeki rolüne itiraz etmiş... Kurt siyasetçiler böyle polemiklere girmekten şiddetle kaçınır.
Bu bir oyun nihayetinde, artis taifesi her rolü oynar, azizeyi de fahişeyi de! Kendisi nedir? Onu sorgulamanın anlamı yok. Eğer siyasi parti olarak bir sonuç almak istiyorsan, oyuncuyla değil, oynatanla konuşmalısın. Yani filmi yapanla...
Fakat partici adres şaşırmış, gaflete düşmüş ve onu muhatap almış! Vay ki eyvay!
Buna karşılık muhatap alınan şunu diyebilirdi: “Ben oyuncuyum, işim bu; geçimim buradan. Rolümü en iyi yapmaktan başka bir şey düşünmem. Bu rol için de aynı yerde duruyorum...”
Bu bir hanımefendi cevabı olurdu. Edeb öğreten bir cevap olurdu. İtiraz edenin itirazını boğazına tıkar ve haklılığın tahtına otururdu... Bizimki koftiden bir hulya! Hiç böyle beklentiye girilir mi?
Devamı için: http://www.gazetevahdet.com/muptezelligin-hulyasi-1208yy.htm
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.