- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
BAĞRINA HANÇER SAPLANMIŞ ŞEHİR: ANKARA!

D. Mehmet DOĞAN
12 Nisan 2016 Salı 10:00
Başbakan Ahmet Davutoğlu İstanbul’da Süleymaniye’nin önünde konuşmuş. “Şehre hançer gibi saplanan binalar yapılmayacak” demiş; hassasiyeti alkışlık...
Türkiye’nin şehirlerini Refah’lı, AKPartili belediyeler değiştirdi. Değişime direnen şehirler var elbette. Bu değişiminbütün yönleri ile değerlendirilmesi gerekiyor. Yapılanların günlük hayatla ilgili,teknik altyapı ile ilgili tarafları var. Büyüknüfus alan şehirlerin altyapı, ulaşım hizmetlerinin temini ciddi zorluklar taşıyor.Refah-Ak Parti belediyeciliği bunu büyükölçüde başardı. Geçmişin yaşanılabilirşehirlerini yeniden yaşanır hale getirdi.
“Sosyal belediyecilik” ikinci safha idi.Bunda da büyük ölçüde başarı sağlandı. Hatta bu başarının köylerimizin boşalmasıile sonuçlandığını söyleyebiliriz.Köylü nüfus işi olmasa da şehirlere aktı. Kömür bedava, iyi kötü gıda yardımı var.Başka maddi destekler de olabiliyor...
Ve geldik asıl konuya: Şehir medeniyettir! Medeniyet kelimesini 19. yüzyılda“medine”den türettik. Şehirlerimizi dünyanın diğer şehirleri ile altyapı,ulaşım, iletişim vb. teknik konulardaaynı standarda yükselmek bir ihtiyaç. Ya ötesi? Sivas’ın, Erzurum’un, Konya’nın,Kayseri’nin, Niğde’nin vs. Avrupa veya ABD’nin şehirlerinden farkı olacak mı?İşte şehir ve medeniyet mevzuu buradan başlıyor.
Bizim bu şehirlerimizde Selçuklu damgası olan eserlerimiz var. Buna ilave Osmanlı eserlerine de sahibiz. Bunlargeçmişle ilgili, köklerimizle ilgili. Bu köklerüzerinde yeni bir anlayışla şehirlerikurmamız gerekiyor. Bununla ilgili şehiryönetimlerimiz ne ölçüde düşünüyor vene ölçüde yapıyor?
Artık kaybolmak üzere olan geçmişi kurtarmak; bu konuda mesafealındı, ama yeniyi inşa yolundaişin başında bile değiliz. Şimdi tam da“medeniyet tasavvuru”muzu güçlü birşekilde, akıl, fikir ve estetiğe büründürmezamanı.
Maalesef iyi örnek veremeyeceğim. Fakat en kötü örnek gözlerimizin önünde. AK Parti belediyeciliğinde Ankara’nın mevkii nedir? Bu belediyeyi yönetenler bir medeniyet tasavvurunasahip midir?
Bu sorulara cevap vermekte hiç zorlanmayız.Eser ortada!
Bir felaket gözlerimizin önünde yükseliyor: Anka-Park!
Medeniyet tasavvurunu görünürleştirmek istersek, seçeceğimiz alan ne olabilir? Oyun ve eğlence mi?
Ne zaman ki oyun ve eğlence önegeçer, medeniyet son bulur. Roma’nın arenalarında gladyatör dövüşleri, Bizans’ın hipodromunda yeşiller kırmızılar yarışları... Sefahat ve sefaletin yaygınlaşmasıve çöküş!
Ankara belediye başkanı oyun ve eğlenceyiseçtiğini hiçbir zaman saklamadı.20 küsur yıllık yönetiminde hep ayağa, gövdeye yatırım yaptı. Kaç spor kulübünü finanse ettiğinin ve batırdığının çetelesini tutanlar biliyor. Halen de bu işlerden ilgisini kesmiş değil. Onun için“şu kadar metro yaptı” denilmiyor, fakat“şu kadar stat yaptı” deniliyor. Ya kütüphane? O mevzuyu hiç mi açmasak?
Ankara’da insanımızın, bilhassa gençlerimizin kafasına, aklına, zihnine yönelikbir yatırımından haberdar değiliz.
Ankara dünyanın tek kütüphanesiz başkenti! Bakın dünya başkentlerine:Bütün başkent belediyelerinin, Paris’in,Londra’nın, Berlin’in, Moskova’nın çok sayıda semt kütüphaneleri var.
Efendim onlar batı dünyasına ait başkentler.” Buyurun doğumuzdaTahran’la ilgili bir haber: Tahran Belediye Başkanlığı Sosyal ve Kültürel İşler Genel Sekreteri İbadullah Ramazanî, buyılın sonuna kadar Tahran kütüphanelerinin üç katına çıkartılacağını açıklamış.Ramazanî “Belediye Başkanlığı’nın Kültür Dairesi’nin girişimleri, vatandaşların bilgidüzeyini artırmak, kitap okuma alışkanlığınıyaymak ve halkı kütüphanelerin imkânlarından daha iyi yararlandırmakyönündedir” demiş.
Ankara Büyükşehir’in böyle bir biri mi var mı, varsa başında bulunan kişi (veyadişi) böyle işlerle meşgul mü? Hayatında hiç kütüphane görmüş mü?
Hayır, hayır, yine de hayır!
Eğer öyle olsa idi, Ankara Büyükşehir’de böyle bir göreve getirilmezdi!
(Yarın devam edeceğiz: Anka-Parkveya medeniyet tasavvurunun inkârı)
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.