- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
05 Kasım 2025- İstanbul16°C▼
- Ankara13°C
- İzmir18°C
- Konya13°C
- Sakarya17°C
- Şanlıurfa20°C
- Trabzon15°C
- Gaziantep17°C
CEMİL ERTEM'DEN:ABD'NİN TERCİHİ, YÜRKİYE'NİN YENİ YERİ
ABD hükümeti, 16 gündür devam eden kilitten kurtuldu ve temerrüde düşme tehlikesi de böylece ortadan kalkmış oldu.

Bu, hiç şüphesiz ekonomik bir tercihten ziyade siyasi bir tercihti ama bu siyasi tercihi destekleyecek bir ekonomi ortada yoktu. ABD’de, tam bu yıllarda, şimdi Obama ile birlikte siyasi ağırlığını koyan yeni teknoloji ekonomileri öne çıkmaya başlamıştı. Ancak bu çıkışın siyasi bir iktidarla buluşması, kontrol gücünü kaybetmeye başlayan askeri-sinai yapılar için tam bir kabustu. O zaman da neoconlar, tıpkı bugün gibi, hükümeti kilitleyerek, Clinton iktidarını boyun eğmeye zorladılar ve o zaman başardılar.
Çok önemli bir veri
Bugün, elimizde yaşadığımız krize başka bir açıdan bakmamızı sağlayan çok önemli bir veri var: 1995-2005 yılları arasında üst teknoloji gurubu malların Avrupa ve Amerika ekonomilerindeki katma değer payları bize önemli bir gerçeği açıklıyor. Üst teknoloji katma değer payı, ABD ekonomisinde, 1995-2005 arasında geometrik olarak artmış. 1995 yılında yüzde 13,3 iken, 2005 yılında yüzde 54’e çıkmış. Ama bu oran Avrupa’da düşmüş. Asya’da ve gelişmekte olan ülkelerde ise yine göreli olarak artmış. Cari fazla veren gelişmekte olan ülkeler, aynı zamanda, ileri teknoloji katma değerini göreli olarak artıran ülkeler olmuş. Ancak, neoconlar Clinton’u 1995’te sıkıştırarak doları değerlendirip faizleri yükselttikleri için, ABD bu on yılda, yüksek teknoloji mallarını değerlendirememiş ve ihracatını baskılamış. Bu aralıkta, Çin ve Asya’nın öne çıktığını görüyoruz. Böylece neoconlar bir on yıl kazandılar ama bu on yıl onlara çok pahalıya patladı. Çünkü bu süreç, 2008 kriziyle onları tepetaklak ederken, Çin’den sonra G. Kore gibi Asya ekonomilerinin öne çıkmasına ve Avrupa’ya da sıçrayacak büyük krize yol açtı. İşte tam şimdi Obama, Clinton’un yaptığı tarihi hatayı yapmadı, neocon ittifakını geri püskürttü.
Tarih tekrar etmez
Tarih böyledir, tekrar eder görünür ama ‘aynı suda bir kere yıkanılır’ kuralı hep geçerlidir ve bundan dolayı da hiç bir şey tekrar etmez. O zaman tam şimdi şu soruyu sormamız gerekmiyor mu? Tarihin değişmeye başladığı ve Çin ve G. Kore gibi ülkelerin, ‘kuluçka dönemi’ dediğimiz-1995-2005- yıllarını hak etttiği gibi kullanmasına rağmen, neden Türkiye bu yıllarda uyudu daha doğrusu uyutuldu?
Bu soruya cevap vermek için bizim 1995’ten değil, 1993 yılından yani Turgut Özal’dan ve onun ölümünden başlamamız gerekecek...
Yazının devamı için http://haber.stargazete.com/yazar/abdnin-tercihi-turkiyenin-yeni-yeri/yazi-798392
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.