- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
06 Kasım 2025- İstanbul15°C▼
- Ankara4°C
- İzmir15°C
- Konya8°C
- Sakarya11°C
- Şanlıurfa15°C
- Trabzon15°C
- Gaziantep12°C
CİHAN AKTAŞ'TAN: HALKIN SESİNDE HAKK'I ARAMA
“Ben kandan elbiseler giydim, bundan senin haberin var mı?” Sezai Karakoç, Kara haberlerin ardı arkası kesilmiyor, elimiz kolumuz da bağlı değil, ancak gücümüz katliamların önünü almaya yetmiyor.

“Ben kandan elbiseler giydim, bundan senin haberin var mı?” Sezai Karakoç,
Kara haberlerin ardı arkası kesilmiyor, elimiz kolumuz da bağlı değil, ancak gücümüz katliamların önünü almaya yetmiyor. Orada henüz bir devrim değilse de samimiyetini yansıtan bir hareket gelişiyor, yeryüzü mazlumlarına umut oluyordu. Arap hareketleri –Tarık Ramazan’ın hep vurguladığı üzere- erkenden devrim olarak tanımlanıp aşırı performansa zorlandılar. İhvan, Rabia Meydanı’nda hareketini devrime dönüştürmeye açık bir dirayet sergiledi. İhvan’ın barışçıl direnişi, varlığına yükletilmek istenen şiddet potansiyelinden daha güçlü bir etkiye yol açtı. Şiddete kışkırtıldı meydan halkı, böylelikle olağan “terörist” damgasıyla gözden düşürülmek istendi. Dünya kamuoyu denilen mahkeme bir simülasyonsa, “Müslüman Ülkeler” de bir illüzyona dönüştü çoktan.
O meydanda insanlar yanmayabilir, yangın diğer meydanlara sıçramayabilirdi. Binlerle ölçülen ölümler gerçekleşmeyebilirdi. Seçilmiş olanların gururu incitilmeden bir orta yol bulunabilir, uzlaşma sağlanabilirdi.
Yazının devamı için: http://www.dunyabulteni.net/?aType=yazarHaber&ArticleID=19224
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.