D. MEHMET DOĞAN: AKADEMİ DİL KONUSUNDA KENDİNİ GÖZDEN GEÇİRMELİ

TYB Elazığ Şube Başkanı Nazım Payam’ın başkanlığını üstlendiği oturumda bir konuşma yapan TYB kurucu ve şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, “Türkiye Yazarlar Birliği’nin ilkini Ankara’da, ikincisini Konya’da, üçüncüsünü Şanlıurfa’da, dördüncüsünü İstanbul-Esenler’de ve beşincisini Mardin’de yaparak gelenekleştirdiği Şehir Tarihi Yazarları Kongresi’ni bu defa Elazığ’da yaptık. Öncelikle emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.  Bu tür toplantıların en dikkat çekici yanı muhtelif üniversitelerde, muhtelif alanlarda akademisyenler başta olmak o alanlarda çalışma yapanlar da bir bilgi ve deneyim neticesinde ulaştığı bilgileri derleyip toparlıyor ama bir türlü dışa açılamıyor, halka ulaşamıyor. Biz bu faaliyetin biraz da buna hizmet ettiğini düşünüyoruz.” dedi.

Doğan: Bir vatandaş olarak akademik makaleyi neden okuyamıyorum?

 Akademik metinlerde kullanılan dile dikkat çeken D. Mehmet Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: Akademisyenlerimizin yazdıkları kitap ve makaleler gerçekten çok değerli. Ancak, bu metinler üzerine yapılmış bir yorum yok. Bir de akademik kitapların, akademi dışında okunma ihtimali nerdeyse hiç yok. Öyle bir jargonla hatta argoyla diyebilirim, ancak akademisyenler anlıyor. Son yıllardaki müşahedem şudur;  Bir yaş sıralamasına göre değerlendirdiğimizde; kelime haznesinde ciddi bir zayıflama var. Belli bir yaşın üstündekilerin kelime haznesi daha geniş genç olanlarda ise biraz daha zayıf olarak örüyorum. Çok az kelimeyle çok şey anlatmaya çalışıyorlar. Akademi  kendini bu anlamda gözden geçirmeli ve  yenilemeli. Bir akademisyen arkadaş yazdığı metni akademisyenler için yazdığını ifade etti. Bir vatandaş olarak ben neden o makaleyi okuyamıyorum?  Devletin bir üniversitesi hocaları yetiştirmiş, onlara imkanlar sağlamış, onlar da çalışmışlar ortaya bir  eser koymuşlar. Ben neden bu metinleri okuyamıyorum? Ama eskiden yazılmış akademik metinleri büyük bir keyifle okuyorum.

D.Mehmet Doğan

Doğan: Dil bilgisi edebi metinlerden öğrenilir

Dilin dil bilgisi kitaplardan öğrenilemeyeceğini uyarısında bulunan Doğan, “Hocalarımıza tavsiyem öğrencilerine Türkçe romanlar okutsunlar. Zannediliyor ki dil bilgisi kitaplarında, gramerlerden öğrenilir. Bu batıl bir anlayıştır. Dil, o dilin sağlam metinlerinden öğrenilir ve o metinler dikkate alınarak yazılırsa ortaya güzel eserler çıkar. Hocalarımıza tavsiyem ilgili derslerde edebi metinler okutun. Başka önemli bir konu; “Biz ezberciliğe karşıyız”, ama dilde, edebiyatta  ezber olmadan, ilk öğretimden itibaren  güzel şiirler, güzel şarkılar, metinler okutmalı ve ezberletmeliyiz. Bizim eski kültürümüz buna dayanıyordu.”

Doğan konuşmasından 6. Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları kongresinin gerçekleşmesinde emeği geçen Elazığ Valisi Dr. Ömer Toraman’a, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’na, Fırat Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bilal Üstündağ’a, ve İzzetpaşa Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Necip İlhan’a, TYB Elazığ Şube başkanına ve emeği geçen herkese teşekkür etti.

Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan 

Prof. Dr. Arıcan: TYB’nin özgün faaliyetleri var

TYB Genel Başkanı ve Ankara Sosyal Bilimler üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da yaptığı konuşmada; “Türkiye Yazarlar Birliği’nin çok özgün faaliyetleri var; Türkiye’de yapılmayan adı konmayan, görülmeyen kültür, sanat faaliyetleri bunlar. Bu güzel yolculukta bizim pirimiz, aksakalımız, birlikte yol yürümekten şeref duyduğumuz  bugün aramızda da bulunan D. Mehmet Doğan abimizdir.  Türkiye’de, Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi on yıl önce muhteşem bir başlangıç yaptı.  2010 yılındaki ilk kongrede Prof. Dr. Halil İnalcık, Prof. Dr. Haluk Dursun başta olmak üzere çok değerli hocalarımızın katılımı ile gerçekleşmişti.”dedi.

Kuruluşunun 45. Yılını kutlayan Türkiye Yazarlar Birliği’nin ilk kurulduğu yıllardan başlayarak bugünlere kadar bir çok faaliyetin devamlılık arz ettiğini bunların 25ncisini, 30 uncusunu düzenlediklerini ifade eden  Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan sözlerini şöyle sürdürdü:

“45 yıl önce TYB’ni kuran D. Mehmet Doğan ve arkadaşlarınca bu faaliyetlerin tasarlanması, adının konması, sürekliliğinin sağlanması çok önemli bir olay ve takdir gerektiriyor. Geçtiğimiz günlerde şiir şöleni için Bursa ve Konya’daydık. Türkçenin Uluslararası 15. Şiir Şöleni; 30 yıl aradan sonra ilk başladığı yerde, ilk şölene katılan şairlerin davet edilmesiyle 13-15 Ekim 2022 tarihleri arasında Bursa’da yapıldı. 30 yıl önce olduğu gibi yine  Konya’da tamamlandı. Mehmet ağabeyin de her zaman ifade ettiği gibi bazı kurumlar ve yerel yöneticiler büyük bir hevesle bir faaliyet düzenliyorlar ama ikincisi, üçüncüsü olmuyor, gerisi gelmiyor. Halbuki, devamlılıktır bizleri neticeye götüren”

Prof. Dr. Arıcan: Tarihi ve şehri yaşatmak zorundayız

“Şehri yaşatmak için tarihi yaşatmak gerekiyor.  Bugün ne yazık ki; tarihi yok ediyoruz katlediyoruz. Elbette,  tarihi katledince şehri de katlediyoruz, aslında bu tür faaliyetlerimizle bu değerlerimize dikkat de çekiyoruz.” İfadelerini kullanan Arıcan, şehir konusunda başka bilgi şölenleri, sempozyumlar düzenlediklerini belirterek; “2018 yılında yine Elazığ’da “Şehir Kültürü Kültürlü Şehir" sempozyumu düzenlemiştik. İnsan, Şehir, Kültür, şehir ve medeniyet” kavramlarının bilim adamı ve akademisyenlerce ele alınıp çok yönlü değerlendirildiği sempozyum, oldukça başarılıydı. Yine, 2018 yılında; "insan"ı merkeze alarak; şehrin, şehir kültürünün, şehrin içtimai yapısının oluşması ve sürdürülmesi ile şehre ait tarihi unsurları hayatta ve hayatın içinde tutulması arasındaki bağın  tesis edilmesi amacıyla Hakkı Acun hocamıza ithaf ettiğimiz “Tarihi Yaşatmak, Şehri Yaşatmak” üst başlığında sempozyum düzenledik.” diye konuştu. 

Fırat Üniversitesi öğretim üyesi, Osmanlı tarihi uzmanı Prof. Dr. Orhan Kılıç da yaptığı konuşmada 6. Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları kongresinin, Elazığ’da yapılmasının çok önemli olduğunu, bildiri sahibi akademisyen ve tarihçilerin çok iyi bir hazırlık yaptıklarını söyledi.

Kılıç, “İki gün boyunca devam eden kongrede yeni arkadaşlarla tanıştık, bilgilerimiz güncellendi, yeni şeyler de öğrendik. Emeği geçen tüm taraflara teşekkür ediyorum” diye konuştu.

İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. İlhan da yaptığı konuşmada bütün oturumları izlediğini, ülkemizin dört bir yanından ve yurt dışından gelen bilim adamlarının, akademisyenlerin katılımı ile gerçekleşen kongrenin oldukça başarılı geçtiğini vurguladı.

Kongre, TYB Elazığ Şubesi yönetim kurulu üyelerine verilen katılım beratları ve toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.

                                   Haber: Mahmut Erdemir&Tuğba Dikmen& Fotoğraflar: Mustafa Ekici