- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler

- İstanbul17°C▼
- Ankara11°C
- İzmir19°C
- Konya11°C
- Sakarya16°C
- Şanlıurfa18°C
- Trabzon18°C
- Gaziantep16°C
DAĞLARCA’NIN ÖĞLE YEMEĞİ

26 Şubat 2022 Cumartesi 12:27
Cemal Süreya’nın günlüklerinde okumuştum. “Kültür dedikleri nedir biliyor musun? Dağlarca’nın ne yiyip içtiğinin bilinmesidir. Onun öğle yemeğini, ne yiyip içtiğini bilmeliyiz” demiş İlhan Berk. Bunu epey mürekkep yalamış, edebî duyarlılığı yüksek birine aktardığımda “İlhan Berk bu işi pek anlamamış” dedi. Böyle söylemesinin sebebini sormadım. “Hımm” dedim sadece. Bilgisine güvendiğimden tersini iddia etme cesaretini kendimde bulamadım. Hâlbuki bana müthiş bir laf gibi gelmişti, ama işte, üstadım beğenmemişti.
Ona söyleyemedim, size söyleyeyim. “Kültür müdür?” bilmem, ama benim böyle şeyler çok ilgimi çeker. İlhan Berk’in Bodrum’daki evi, Cemal Süreya’nın maliye müfettişliği, Sezai Karakoç’un cebindeki parayı Necip Fazıl’a vermesi, Sait Faik’in anası ve onların (Burgaz) adadaki evleri, İsmet Özel’in askerde neftî, zorlu bir kış geçirmesi, acıkması, bitlenmesi, bir yerlerinin sancıması bütün bunları bilmek hep iyi gelir bana. Kitapların çoğunu bu tür şeyler için okuyorum desem yeridir.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.