- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
02 Kasım 2025- İstanbul18°C▼
- Ankara19°C
- İzmir23°C
- Konya19°C
- Sakarya19°C
- Şanlıurfa26°C
- Trabzon17°C
- Gaziantep24°C
DAVUT ŞAHİN'DEN: VEHİP SİNAN’I ANARKEN
ESKADER’in düzenlediği ve Basın Müzesi’nde gerçekleşen Usta Çizer Vehip Sinan’ı anarken, hep bildik sözler sarfettiğimi fark ettim. Aslında sanat ve sanatçı kimliğini nedense konuşmadık.

ESKADER’in düzenlediği ve Basın Müzesi’nde gerçekleşen Usta Çizer Vehip Sinan’ı anarken, hep bildik sözler sarfettiğimi fark ettim. Aslında sanat ve sanatçı kimliğini nedense konuşmadık.
Bu yüzden anma programları, sadece onun hatıralarını yâd etmekle kalmamalı, karikatürcü sıfatını öne çıkaran ve belki de ülkemizdeki “sanatçı” profilini ortaya koyan ayrıntılara da dikkat çekmek gerekiyor.
Türkiye’de sanata değer verilmediğini hepimiz biliyoruz. Çünkü “sanatçıya” değer veren yok. Sanat ve sanatçıyı teğet geçen bir ülkede çizer olmanın zorluğu öylesine çetin ki. Bunu bizzat yaşayanlardanım.
Çünkü çizgi konusunda kültürümüzün gelişmemiş olduğunu görmek insanı üzüyor.
Halbuki, çizgi ve çizgi sanatı bizim köklerimizde var. Mesela, bunu minyatür sanatına baktığımızda görebiliriz.
Yazının devamı için: http://www.yeniasya.com.tr/yazi_detay.asp?id=16775
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.