- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler

- İstanbul17°C▼
- Ankara11°C
- İzmir19°C
- Konya11°C
- Sakarya16°C
- Şanlıurfa18°C
- Trabzon18°C
- Gaziantep16°C
DİN-LAİKLİK ÇATIŞMASINDAN DİN-İLAHİYAT ÇATIŞMASINA
"Burada trajik olan, laikliği savunan açık seküleristler dışında Müslüman akademisyenlerin düşünce özgürlüğünü savunma adına sekülerizmin tuzağına düşmeleriydi." Prof. Dr. Bedri Gencer yazdı.

01 Mart 2022 Salı 13:23
Deizmden Laikliğe
Hak, lafzen sabit demekse, Marshall Berman’ın tabiriyle “katı olan her şeyin buharlaştığı” modernlik, sabitelerin kaybı, batılın hâkimiyeti demektir. Modern dünyada hakkın kaybından kaynaklanan anarşi ve kaos, Türkiye’de hilafetin ilgası sonucunda dinin otoritesinin kaybıyla katlandı. Bu anarşi ve kaos, Türkiye gibi ezelî Hira-Olimpos, Hak-Batıl savaşının kızıştığı bir ülkede “at izinin it izine karışması” tabiriyle özetlenebilecek iki vahim sonuç doğurdu: Kavramların ve kimliklerin karışması. Yani din ne, iman ne, sekülerizm ne, bunların mahiyetleri belirsiz hale gelince hak ile batıl, mü’min ile kâfir birbirine karıştı. Sonuç, bilhassa sosyal medyada sadece seküleristlerle mü’minlerin değil, mü’minlerin bile kendi aralarında çekişip durmasıdır. O yüzden Türkiye’de samimî aydınların ana işi, kavramları ve kimlikleri netleştirmek olmalıdır ki âcizane bir ilim adamı olarak hayatım boyunca yapmaya çalıştığım iş de budur.
Batı’da sekülerleşme uzun bir süreçte, organik bir şekilde gerçekleşti. Bu yüzden Batılı insanlar, en azından dinin ne olmadığını, laiklikle sekülerizmin ne olduğunu bilerek tavırlarını, saflarını belirlediler. Ancak bizde bir gecede şeriattan laikliğe geçişle dinin mânâsı kaybolduğu gibi, mânâları belirsiz laiklikle sekülerizm de ölümcül bir çekişmenin sebebi oldu. Laiklik ile sekülerizm, aslında Eski Batı Avrupa ile Yeni Batı Amerika’nın ürünü olarak ayrılabilirler. Avrupa’da din (Kilise)-devlet münasebeti, Katolik Batı Roma ile Ortodoks Doğu Roma’da (Bizans) tersine kuruldu. Batı’da din (Kilise), devleti, Doğu’da tersine devlet, dini (Kilise) hâkimiyeti altına aldı.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.