18 Mayıs 2024
  • İstanbul14°C
  • Ankara14°C

DR. BEKİR TANK: LOZAN ANTLAŞMASI: TÜRK’ÜN HEZİMETİ VE ESARETİ Mİ, YOKSA TÜRK’ÜN ZAFERİ VE TÜRKİYE’NİN TAPUSU MU? -2

Dr. Bekir Tank: Lozan Antlaşması: Türk’ün hezimeti ve esareti mi, yoksa Türk’ün zaferi ve Türkiye’nin tapusu mu? -2

27 Temmuz 2023 Perşembe 14:39

Önceki yazımızın sonunda, “mağlup taraf eğer imza attıktan hemen sonra bu antlaşmayı sorgulama ve bu antlaşmadan kaynaklı mağduriyetlerini ve değişik şekillerdeki kuşatılmışlığını yarmak yoluna gitmiyorsa, ya hala yenilginin travmasını atlatamamıştır ya da yöneticileri -isteyerek veya cebren- galiplerin yörüngesindedirler” demiştik.

Yine sorularla devam edelim:

  • Barış görüşmeleri için neden İzmir veya doğrudan ulaşılabilecek bir yer değil de Lozan seçildi?
  • Misak-ı Milli sınırları neden korunamadı?
  • Saltanatın 1 Kasım 1922’de ve Hilafetin de 3 Mart 1924’te kaldırılmasının bu antlaşma ile bir ilgisi var mıdır?
  • Lozan Görüşmeleri hala sürüyorken, Mustafa Kemal neden Birinci Millet Meclisini 15 Nisan 1923’te sonlandırdı?
  • Mustafa Kemal neden TBMM’nin onayını almadan ve TBMM’ne rağmen TBMM adına sadece kendisi imzaladı?
  • Veya şöyle soralım: Mustafa Kemal’in İkinci Büyük Millet Meclisi’ni oluşturacak vekilleri bizzat seçmesinin ve sonrasında millete seçtirmesinin demokratik mi veya diktatörlük mü olduğu bir yana, bu Meclis bile neden Lozan Antlaşmasını imzalamadı?

Lozan’a giden süreci doğru okuyanlar, bu soruların cevaplarını da bulabilirler…

Öncesinde de çeşitli temaslar olmuş olabilir, ama barış görüşmeleri, Türk ordusunun 9 Eylül'de İngiliz destekli Yunanlıları yenip İzmir’i işgalden kurtarmasından ve akabinde 12 Ekim'de Mudanya Ateşkes Antlaşması'nın imzalanmasından sonra başlamıştır.

Büyük Millet Meclisi, kendi heyeti ile doğrudan bir iletişim olması için İzmir'i önerirken, İngiltere, İsviçre'nin Lozan kentinde diretir ve kabul ettirir.

İngilizler böylece hem Türk Heyetinin TBMM ile doğrudan iletişimini keserler ve hem de Türk Heyeti ile TBMM arasındaki telgraf yazışmalarını ele geçirip okurlar. Çünkü iletişimde kullandıkları hat İngilizlerindir!

20 Kasım 1922’de başlayan görüşmeler, zaman zaman kesintiye de uğrar. Çünkü Lozan Antlaşması, Misak-ı Milli sınırlarının korunamaması ve Türkler aleyhine ağır maddeler içermesi nedeniyle o kadar onur kırıcıdır ki, İsmet İnönü, hükümetten bu antlaşmayı imzalama yetkisi alamaz! Bunun üzerine İnönü, Mustafa Kemal’e başvurur. Mustafa Kemal’in de TBMM başkanı ve başkumandan sıfatıyla İnönü’ye yetki vermesinden sonra 24 Temmuz'da Lozan Antlaşması imzalanır.

Devamı: https://dogruhaber.com.tr/yazar/dr-bekir-tank/21683-lozan-antlasmasi-turkun-hezimeti-ve-esareti-mi-yoksa-turkun-zaferi-ve-turkiyenin-tapusu-mu-2/

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.