- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
03 Kasım 2025- İstanbul15°C▼
- Ankara11°C
- İzmir17°C
- Konya13°C
- Sakarya14°C
- Şanlıurfa21°C
- Trabzon14°C
- Gaziantep18°C
EBABİL'DEN YENİ KİTAPLAR: FELSEFE ŞİİR ROMAN
Fenomenolojik Değer Estetiği / Habip Türker 20. yüzyılın ilk yarısında fenomenolojik gelenek bağlamındaki değer tartışması temelde estetiğin bir bilim olmasıyla ilgilidir.

Fenomenolojik Değer Estetiği / Habip Türker 20. yüzyılın ilk yarısında fenomenolojik gelenek bağlamındaki değer tartışması temelde estetiğin bir bilim olmasıyla ilgilidir. Erken dönem fenomenolojik değer tartışmasında Moritz Geiger, Roman Ingarden ve Nicolai Hartmann önemli bir yer tutar. Bu çalışma Geiger ve Hartmann'ın estetik değer tartışmasına odaklanmaktadır. Husserl, Lipps, Kant ve Hegel bu tartışmada esaslı roller oynamaktadır. Gerek Geiger, gerekse Hartmann için estetik, değerlere ve değer ilişkilerine dair bir araştırmadır. Ancak her iki filozofun eğilimi ve estetik değeri temellendirme biçimi temelden farklıdır. Varoluşsal eğilimler sergileyen Geiger estetik değeri varoluşsal olarak temellendirirken, felsefi sisteminde varlık bilimin merkezî bir yer tuttuğu Hartmann estetik değeri varlıkbilimsel olarak temellendirmektedir. Güzelliğin gerçek (real) bir şey değil, bir görünüş olduğu noktasında hemfikir olan iki filozofun da idealizmden kaçınma çabası hemen fark edilmektedir. Hem Geiger, hem Hartmann için estetik değer, duyguların nesnel karşılıkları olsa da Hartmann bunu daha da sistemleştirmekte ve değerleri değer duygusu üzerinden sınıflandırmakta, temellendirmektedir. Onun bizdeki değer duygusunu temel alarak yaptığı bu ayrım, ona göre, estetik değer konusunun en uygun ve en zor kısmını oluşturur. Estetik değeri sırf görünüş değeri olarak tanımlamanın doğru ve tutarlı olamayacağını savunan Habip Türker'in bu eseri, Türkçede Hartman estetiği ile ilgili çalışmalardan farklı olarak, söz konusu filozofun estetiğine, Hegel lehine, daha analitik ve eleştirel yaklaşmaktadır.
120 sayfa, 15 TL
Arınma Festivali / Vural Kaya
Vural Kaya'nın üçüncü şiir kitabı Arınma Festivali, Ebabil Yayınları şiir dizisinin 44. kitabı olarak çıktı. Vural Kaya, şiirinin doğal akışı içinde geldiği noktada somut hayat sahneleriyle konuşuyor. Şiirinde konuşan kişileri öncelediği sorunsal etrafında kurguluyor. Kişiler değişse de temel sorun aynı: Toplum ve yasaları. Toplumdan "ölesiye" çıkmak isteyen temel bir kişilik taşıyor Vural Kaya'nın her şiirinden. Yalnızlık bu kişinin ve kitabın mottosu. Mısra düzenini iyice sağlamlaştıran Kaya ses takibini bir teknik olarak benimsemiş durumda. Ele aldığı her yaşantının içeriğini üreten yalnızlık, gerçekleşmeyen arınma iki temel sonuca yol açıyor: 1. "Antidepresan verdiler bugün 10 mg." 2. "EXIT -1> CEHENNEME KADAR YOLUNUZ VAR / EXIT-2> CEHENNEM KADAR YOLUNUZ DAR."
48 sayfa, 12 TL
Son Vapur - Bir Darbe İki Biat / Hakan Akpınar
Son Vapur, tarihimizde modern ordunun ilk darbesini anlatıyor. Bu roman, 1876 yılında Sultan Abdülaziz’e karşı yapılan askerî darbeyi ve sonrasındaki siyasi gelişmeleri sürükleyici bir üslûpla ele alıyor. Dolmabahçe Sarayı’nda sabaha karşı yağmur altında yapılan bu isyan aslında Türk tarihinde modern ordunun ilk darbesidir. Bu darbeyle Osmanlı bir mevsimde üç padişah görüyor. 30 Mayıs 1876 sabahı Sultan Abdülaziz askerî bir darbeyle tahttan indirilirken yerine V. Murat geçer. V. Murat amcası Sultan Abdülaziz’i darbecilerle işbirliği yaparak tahttan indirmenin kefaretini ödercesine bilincini kaybedince 93 gün sonra tahttan indirilir. Yerine Sultan II. Abdülhamit tahta çıkarılır. Yani bir darbe 93 günde iki biata yol açar. Son Vapur, meşrutiyet mücadelesi veren Yeni Osmanlılar ile taht-ı saltanatını korumaya çalışan Sultan II. Abdülhamit arasındaki siyasi mücadeleyi de anlatıyor. Tanzimat sonrası yüzünü Batı'ya dönen pozitivist Osmanlı aydınları ile gelenekçi aydınlar arasındaki mücadelenin, ilk kıvılcımların parladığı yıllar yine bu romanın satırları arasındaki temel siyasi ve felsefi mesaj olarak göze çarpıyor.Son Vapur, ilk işaretleri Tanzimat'tan başlayıp günümüze kadar süren bir siyasi ve felsefi kavganın da romanıdır. Son Vapur, günümüzdeki siyasi ve felsefi kavgalar ile geçmişte yaşananların pek de farklı olmadığının çarpıcı bir kanıtı.
336 sayfa, 15 TL
Renga / Vural Kaya
Ebabil Yayınları, günümüz şiirinin önemli şairlerini peş peşe yayınlamaya devam ediyor. Vural Kaya’nın ilk kitabı Renga da Ebabil Yayınları şiir dizisinden çıktı. Günümüz şiirinin yeteneklerini birer birer çatısı altında toplayan Ebabil, Vural Kaya’yla bir adım daha atmaktadır. İlk baskısı 2007'de yapılan Renga'nın 2. baskısı çıktı.
64 sayfa, 14 TL



Yorumlar
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.