09 Kasım 2025
  • İstanbul16°C
  • Ankara5°C
  • İzmir15°C
  • Konya4°C
  • Sakarya11°C
  • Şanlıurfa15°C
  • Trabzon16°C
  • Gaziantep8°C

FADİME ÖZKAN'DAN: ÜMMET ONLİNE ‘HELAL FACEBOOK’ İŞBAŞINDA

Önceki gün Çırağan Sarayı’nda küresel bir zirve gerçekleşti.

Fadime Özkan'dan: Ümmet online ‘helal facebook’ işbaşında

Niyazov, sitenin amacını tüm dünyada Müslümanlar arasında iletişimi sağlamak, gençleri zararlı içerikten koruyup helal ve faydalı olanla buluşturmak olarak açıklıyor. “Salamworld bir internet camisi değil ama bir internet mekanı. Herkese açık. Ümmet ile dünyanın geri kalanı arasında bir köprü’ diyor. Proje çerçevesinde ‘İslam altın dinarı’na dayanan bir ‘online helal alışveriş platformu’nun da kurulacağını söylüyor.

Ramazan’da hayata geçmesi planlanan Salamworld’un üç yılda 50 milyon katılımcıya ulaşmasının umulduğunu da belirtip kişisel notlarıma geçiyorum.

İşe ‘potansiyel var, ihtiyaç var, pazar da hazır, daha ne duruyoruz’ gibi ‘dinar’çağrışımlı bir motivasyonla ‘bismillah’ dendiği sezilmeyecek gibi değil. (Bakınız: Konuşmaların satır araları). Bu, kınanacak bir şey değil elbette. Bir yere yatırım yapılıyorsa kâr amacı güdülmesi kaçınılmazdır. Ama bu güdülenmenin hepten bir ‘dinimiz der kiambalajı’na sarılması da kasten yanıltmak gibi bir sonuç doğurmaz mı?

Başkan Niyazov, sermayeye ilişkin spekülasyonlara değinirken Salamworld’ün ABD destekli bir ‘ılımlı İslam projesi’ olmadığında ısrar etti. O ve ondan sonraki konuşmacılar o kadar çok, içinden ‘İslam şiddet dini değildir, radikallik fena bir şeydir, Müslümanlar terörden uzak durmalıdır’ geçen cümle kurdu ki, eşeğin aklı karpuz kabuğu düşünmekten çoktan ‘error’ vermiş olmalı.

Müslümanların Batı karşısındaki duygu durumu ve tutumu yeni bir evreye girmiş gibi görünüyor. Batıyı inkar evresi, hayranlık ve taklit evresi, öfke ve savunma evresinden sonra ona rağmen ama Batının kazanımlarından komplekse kapılmadan faydalanarak, özgüvenle kendini yeniden inşa etmeye niyet etme evresine geçildiğini düşünüyorum. Bu, başka bir yazının konusu ama Arap Baharı’yla kazanılan ‘siyasi güven’in İslam dünyasında büyük bir özgüvene dönmüş olduğunu ve muhtemelen her alandaki açılım için ihtiyaç duyulan ‘ilk tetikleyici’ hükmünde bulunduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. Ne ki, bu hedef bir kuru hevese dönüşmesin, konjonktür koklamakta üstüne olmayan fırsatçılara izin verilmesin, imkanlar kifayetsiz muhterislerin elinde berhava edilmesin, koalisyon kardeşliği yüzüklere feda edilmesin.

15.02.2012 Star

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.