FATMA BARBAROSOĞLU'NDAN: 'YAZARLAR OKULLARDA'

Haberde adı geçen yazarların hiçbirisi, yalan yanlış çalakalem indirgeyici bir üslup ile kaleme alınmış haberi ciddiye almadı. Haberi yapan ve bendenizi sadece ve sadece İmaj ve Takva'nın,Ramazan name'nin yazarı olarak indirgeyen sevgili meslektaşıma küçücük bir dip not ile söylemem gerekiyor: Beş öykü ,dört roman, dört deneme,iki inceleme kitabım var.

Gençlerle her vesile ile bir arada bulunmaktan zevk alan biri olarak 'Yazarlar Okullarda' projesinden kendi adıma pek çok ibret sahnesi çıkardım.

Bilmek isterseniz; soru gelmedikçe kendi kitaplarımdan hiç bahsetmedim. İyi bir okuyucu olmanın özeliklerinden ve edebi metin okumanın hayatımıza yaptığı katkılardan bahsetmeyi tercih ettim.

Hayatında hiç kitap okumamış gençlerle de karşılaştım, Orhan Pamuk'tan başlayıp Ömer Seyfettin'e kadar giden ve çok çarpıcı sorular soran öğrencilerle de karşılaştım.

Projeye gönül veren öğretmenlerle aynı yolda yürümenin emniyetini hissetmek kadar, konuşma yaptığım süre içinde karşımda uyuyan yöneticilerle de muhatap oldum.

Çıkardığım en önemli sonuç ne oldu diye merak ediyorsanız... Okumaktan zevk alan öğretmenler öğrencilerine okuma heyecanı aşılıyor. Okumak ile arası her zaman limoni olan, zoraki öğretmenler ise verdikleri ödevlerle öğrencilerini bir daha bir kitabın kapağını açmamaya yemin edecek noktaya getiriyor.

Hazır önümüzdeki yıl SBS'ler hayatımızdan çıkmış iken öğretmenlerimizin ayda kaç kitap okuduklarını tespit etmek üzere bir çalışma başlatsak diyorum. Okuma alışkanlığı olmayan öğretmenleri branşı ne olursa olsun yavaş yavaş eğitim hayatının içinden ayıklasak...

Bu konu burada bitmez... Devam edeceğiz inşallah.

28.05.2012 Yeni Şafak