- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler

- İstanbul16°C▼
- Ankara17°C
- İzmir19°C
- Konya16°C
- Sakarya19°C
- Şanlıurfa23°C
- Trabzon16°C
- Gaziantep21°C
GİDİP DÖNMEMEK DÖNÜP GÖRMEMEK VAR

M. Ali ABAKAY
EY CAN 37
Ey Can!... Biz azıp sapmışların yoluna değil, dosdoğru olanların izinden ve yolundan gitmedikçe, azıp ve sapmış taîfenin şemsiyesi altına girer, gölgesine sığınırız.
Ey Can!.. Kırk sopayı da kırk katırı da kırk satırı da kabul etmeyen benliğim, haksız olandan yana değil, güçlü olandan yana değil, sadece ve sadece haklı olandan yana oldukça, güçlü lakin haksız olanların tarafında bulunmam, azıp sapmış taîfenin şemsiyesi altına, gölgesine sığınmamın işaretidir.
Ey Can!.. Bilirsin ki bu taîfe, biz onlardan daha onlar olsak bile, bizi ancak parya kabul ederler ve bizi kendilerine hizmetçi bilirler. Esarette boynuna altın tasma takılan ile demir tasma takılan arasında bir farkın olduğunu sayıklayanların akılları, gözleri ve kulakları işlev görmekten uzaktır. Düşünme basiretini, görme yeteneğini ve duyma kabiliyetini kaybetmiş, kendisini dünyaya adamış ve geleceğini başkasına ipotek etmiş anlayış, bizi kendisinden saymadıkça rahat olmamaktadır. Bizi, kendisinden bildikten sonra rahatlayacak anlayış değil bizim için önemli olan, perde arkasında kuklaları oynatanlaradır sözümüz: Sağ elimize şemsi sol elimize kameri de verseniz duruşumuz bellidir, tavrımız değişmez.
Ey Can!.. Ondandır, içinde bulunduğumuz rahatsızlık, bilmez misin?
Ey Can!... Vallahi onların dediğine iman eden kim olursa olsun, kendi özünü kaybetmiştir. O azıp sapmış taîfeye uymaktansa dünyaya veda, erdemli bir harekettir.
Ey Can!.. Tüttürülen barış çubukları, ateş suları neyin nesiydi? Barış çubukları fayda vermeyince devreye giren ateş suyuna angaje olanların bindikleri atları da ellerinden gitti, okları ve yayları da.
Ey Can!.. Sana kaçıncı seslenişimdir, bilmemekteyim. Her seslenişimde içimden geleni dile getirmekteyim. Hiçbir zaman riyakâr olmadım, Rabbim bizi bu dünya ehlinin mülevves ihtirasından berî kılsın.
Ey Can!.. Ben ateşte yanmak istemiyorum. Yakıtı taş ve insan olan cehennemden ürküyorum.
Ey Can!.. Altmış-yetmiş senelik bir dünya hayatının ebedî hayatıma gölge olmasını istemiyorum.
Ey Can!.. Haksızlıklar karşısında susanın dilsiz şeytan olduğunu biliyorum.
Ey Can!.. Savaşların en büyüğünün nefisle olandan haberim vardır.
Ey Can!.. Bizimle olan bizimledir. Kiminle isek biz ondanız. Bakmaz mısın, serçe sürüsünde kartala, kartal sürüsünde kargaya rastlanır mı?
Ey Can!.. Bizi öldürmeye gelen bizde dirilsin.
Ey Can!.. Uzun zaman ayrı düşeceğim senden.
Belki bir daha yazamayacağım, mektuplarımı. Belki bir daha konuşmayacağız, bu denli rahat ve samimî..
Ey Can!.. Hakkını helal et ve bağışla bana geçen hakkını.
Ey Can!.. Ölüm gelmeden hazırlığını yapmak lazım.
Bakarsın ki hazırlıksız yakalanabileceğimiz bu durum karşısında elimiz bol olmasın, mahcup kalmayalım kapımıza gelen misafire.
Ey Can!.. Sana dua ederken beni unutmamanı isterim. Bil ki bizim limanımızdır, sığınağımızdır dua.
Ey Can!.. Seni dostların en güzeline emanet ediyorum. Gidip de dönmemek var dönüp de görmemek var.
Güzellikler seninle olsun. İyiliklerden uzak durmayasın. Kötü olandan ve kötülüklerden uzak ol. Bil ki azıp sapmışlar boş durmayacaklardır. Onların varlıkları, bu hareketliliklerindendir. Sadece O’na sığın ve O’ndan yardım iste. Bil ki O, esirgeyen, bağışlayan, kerimdir, rahimdir, rahmandır.
15.10.2012
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.