02 Mayıs 2024
  • İstanbul16°C
  • Ankara17°C

GÖMLEĞİN DEĞİL RUHUN YALNIZLIĞI

Mustafa Şahin uzun yıllar sonra Gömleği Yalnız adlı ilk öykü kitabıyla okurlarının karşısına çıktı. Gömleği Yalnız’daki öykülerin çoğunda yazar geçmiş ile çözülemeyen bir hesaplaşma ortaya koyuyor. Ancak öykünün merkezini geçmiş değil bugün oluşturuyor.

Gömleğin değil ruhun yalnızlığı

15 Haziran 2020 Pazartesi 12:56

MURAT EROL

Anonimleşen bir yargı olarak söylenegelen “yazdıkları kadar, yazmadıkları da önemli” meselesinin somutlaşacağı isimlerden birisi de Mustafa Şahin’dir. Yazdığında görünmezlik esvabını giyinir, yazmadığında yazıyor hissi verir. Yazdığında, onu ve yazdıklarını anlamak için gereken özel dikkat, yazmadığında yazmadığını fark edebilmek için de gerekecektir. Kendini göstermeme gayreti, sükuta sığınışı, sözün desibelini yükseltmeyişi, yazdıklarında dikkati zorlaması bir meziyet değil, doğal bir haldir Mustafa Şahin›de. Diğer yandan «yazarlık» sıfatı öyle ağır ve büyük sıfattır ki, elde kimse kalmaz sanılır. Bu titizlenmenin neticesi yıllarca biriken yazılar ve öykülerdir. Şimdi Gömleği Yalnız ile “bismillah” demesi bile dostları ve okurlarına rahat nefes aldırmıştır. Sonrası gelecektir, bu ilk önemli idi. Mustafa Şahin’i, o hiç heves etmediği ve yer bulmak hiç hırs göstermediği Türk öykücülüğü ve denemeciliğindeki yerinin tayini için şimdi uğraşsın tahlilciler, eleştirmenler ve diğer kalem erbabı. Daha öyküsüne gelmeden o öykülerin çağladığı dünyaya dair üç beş cümle kelam fazla olmasa gerek. Bunca yıl beklemek, bunca yıl hevese teslim olmamak, kendini geride tutmak, bunca yıl yazıdan kopmak için yüzlerce nedenle gece ve gündüz yaşamak, ardından bir kitapla yeniden başlamak... Anlatırken bile heyecanlanmamak elde değil, izlerken gerilmek, konuşurken çeki düzen vermek, cümle kurarken hazrolla kelimeleri serdetmek, açıldığında en engin denizin karşısında sığlaşma hissinden kendini alamamak... Mustafa Şahin’in kitabı ve yazması bu kadar önemli, bu kadar sahici, bu kadar derinlikli, bu kadar sarıp sarmalayıcı, bu kadar acıtıcı, bu kadar “ne oluyor” dedirtici, bu kadar ironiyi de aşan bir zeka ile muhatap olmanın heyecan vermesidir.

Devamı: https://www.yenisafak.com/hayat/gomlegin-degil-ruhun-yalnizligi-3544874

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.