- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
GÖNÜLLERİN BAŞKENTİ KUDÜS
Mescid-i Aksa her şeye rağmen tüm heybetiyle umut taşıyor gönüllerimize. Şahitlik ettiği tüm acıları bir anne şefkatiyle göğsüne bastırıp, her doğan güneşle yeniden yeşertiyor umutlu yarınlarını Kudüs semalarında.
28 Mayıs 2019 Salı 10:47
Yaklaşık 500 senedir Osmanlı yönetiminde olan Kudüs Birinci Dünya Savaşından bugüne savaşlara, Siyonistlerin baskılarına maruz kaldı. Bütün dünya Müslümanlar’ı tarafından haremlerin üçüncüsü, ilk Kıble mescidi olan Mescid-i Aksa ziyaret ediliyor. Sakarya Üniveristesi’de İlahiyat 3. Sınıf öğrencisi olan Amine Tanhan kadim şehrindeki yaşadıklarını Diriliş Postası Gazetesi'nin okuyucularına anlattı.
“Aksa’da kendini cennette hissediyorsun”
Şehre girerken Osmanlı surları ile karşılanmak geçmişimize adeta bir yolculuk yaptırdığını belirten AmineTanhan, “Unutulmaya yüz tutmuş kadim ecdad yadigarları dimdik durarak ben buradayım diye haykırıyor suratlarımıza. Surlardan Zeytindağı’na esenbir rüzgarAksa’nın hüznüyle geliyor. Zehra kapısından girip eski şehrin sokaklarında attığım her adım binlerce düşünce olup akıyordu zihnime. Bir Selahaddin geçiyor buradan tüm heybetiyle, Kanuni’nin Yafa kapısının üzerine “Lâ ilâhe illallah, İbrahim halîlullah” yazdırışı canlanıyor, Abdulhamid Yasin suresini yazdırıyorKubbetü’s Sahra duvarlarına. Ve akşam ezanıyla kavuşuyoruz Mescid-i Aksa’ya. Kubbesinden yayılan her harf esenlik olup okşuyordu kalplerimizi. Sanki yıllardır kayıp olan evladına kavuşan bir anne edasıyla atıyordum her adımımı. Bir kum tanesini bile incitmek istemiyor ayaklarım. İnsan kendini dünyadayken cennette hissedebilir mi? Aksa’da hissediyorsun. Eski şehrin dar sokaklarından sabah namazına koşa koşa gitmek, zeytin ağaçlarının gölgesi altında avlusunda saatlerce oturmak. Sabah namazı ardından ikram edilen nane çayı ile geçiyoruz taş sokakları. Gördüğüm her kapıya hangi acılara şahitlik ettiğini soruyorum içimden.” ifadelerini kullandı.
Devamı: https://www.dirilispostasi.com/dunya/gonullerin-baskenti-kudus-5cebda99c0d1c53b32302613
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.