GÖZÜN NURU HARAMA BAKMAMAKTIR

Dil ve Edebiyat Derneği’nde gerçekleşen Mesnevi okumalarının geçen haftaki konuğu Asım Gültekin’di. Aykut Nasip Kelebek yazdı.

Dil ve Edebiyat Derneği’nin Eyüp’teki genel merkezinde, 14 Şıubat akşamı Mesnevi okuması gerçekleştirildi. Dil ve Edebiyat Derneği Gençlik Komisyonu tarafından organize edilen bu etkinliğin misafiri, Cafcaf Dergisi Editörü Asım Gültekin’di.

Mesnevi'nin Kur'an'la olan sıkı bağları

Oldukça verimli ve keyifli geçen bu etkinlikte Asım Gültekin, Mesnevi’nin ilk on sekiz beyitinden yedi, sekiz ve dokuzuncu beyitlerin tahlilini gerçekleştirdi fakat konuşmasını sadece bu beyitlerin anlamına hapsetmedi. Mesnevi için, “altı cilt tutan bir feryat” yorumunda bulunan Gültekin, Mesnevi’de geçen “nur” kavramı üzerinde dururken, “Kulağın nuru helali duymak; gözünki ise, harama bakmamaktır” dedi. Derin etimoloji bilgisiyle incelediği beyitlerdeki bazı kelimeler üzerinde ısrarla duran Asım Gültekin, Mesnevi’nin Kur’an’la olan sıkı bağlarını da işaret etti.

Ney, üflendiği için değil yandığı için o feryadı andıran sesi verir

Sezai Karakoç, Nuri Pakdil ve Rasim Özdenören gibi yerli düşüncemizin öncülerinden sıklıkla faydalanan yazar, pozitivizmi eleştirdi ve Mevlana’nın, “Akıl, çamura batmış eşektir!” sözünü dinleyicilere aktardı. “Allah, zaman ve mekândan münezzehtir fakat bu münezzehliği bilmek yetmez, iliklerimize dek hissetmeliyiz!” uyarısında bulundu. Altı buçukta başlayıp dokuzda sona eren programda, Gültekin’in, “Mesnevi”nin omurgalarından olan ‘ney’ bağlamındaki yaklaşımlarıyla daha bir derinleşti.

Yazının devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/16062/gozun-nuru-harama-bakmamaktir.html