- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
05 Kasım 2025- İstanbul17°C▼
- Ankara7°C
- İzmir20°C
- Konya16°C
- Sakarya15°C
- Şanlıurfa22°C
- Trabzon17°C
- Gaziantep20°C
HASAN CELAL GÜZEL'DEN: YARGIDA KADROLAŞMA
Türkiye'nin başına bela olan ve her bakımdan gelişmesini engelleyen üç önemli vesayet vardı. Birincisi, Şeflik Dönemi otoriter tek parti devletinde tepeden inmeci bürokrasinin vesayetiydi.

Türkiye'nin başına bela olan ve her bakımdan gelişmesini engelleyen üç önemli vesayet vardı. Birincisi, Şeflik Dönemi otoriter tek parti devletinde tepeden inmeci bürokrasinin vesayetiydi. Bürokratik vesayet, devlet gücünü tekelinde bulundurur, kendi totaliter azınlığıyla halkı ezerdi. 1950 Seçimleri ile demokrasiye geçilince, merhum Menderes ve DP ekibi bu vesayetin tesirini kırdı ama tahakkümüne tamamen mâni olamadı. CHP'nin yönlendirdiği bu vesayet özellikle darbe ve ara rejim dönemlerinde hükmünü icra etti. ANAP döneminde bürokratik vesayete son verildi; lâkin ANAP'tan sonra, 1974-1977 arasındaki koalisyon hükümetleri döneminde başlayan bürokrasideki siyasî kadrolaşma, 1991-2002 arasında da devam etti. Bu arada tasfiye edildiği zannedilen bürokratik gücün jakoben hâkimiyeti sürüyordu.
İkincisi, 27 Mayıs kepazeliğinden sonra kurulan, gene CHP güdümündeki Militarist Vesayet idi. Türkiye, bu vesayetin kıskacında yarım asırlık bir darbe dönemi yaşadı. Çeşitli askerî müdahaleler, darbeler ve muhtıralarla millet iradesi sınırlandırıldı ve Türkiye geri bırakıldı. Son olarak 27 Nisan 2007 Muhtırası'na karşı AK Parti Hükümeti'nin ve Başbakan Erdoğan'ın dik duruşu, militarist vesayetin tasfiyesinin başlangıcını teşkil etti. Daha sonra, Cumhuriyet tarihimizde bir ilk olarak hükümeti devirmeye yönelmiş çetelerin ve darbecilerin yargı önüne getirilmesi de bu bakımdan önemli bir merhale olmuştur.
Üçüncüsü, İstiklâl Mahkemeleri'nde görülen ve Yassıada'nın yüz karası yargılamasıyla(!) devam eden 'hukukun siyasallaşması' ve 'Jüristokratik Vesayet'in kurulmasıydı. Son olaylarla ne yazık ki jüristokratik vesayetin henüz tam olarak tasfiye edilmediği görülüyor.
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/guzel/2014/01/02/yargida-kadrolasma
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.