- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
HATTAT HÂMİD AYTAÇ'IN HASTANEDE VERDİĞİ SON RÖPORTAJ
1983 Suffe Yıllığı’nda, 1982’de vefat eden hattat Hâmid Aytaç ile yapılan ve Kök dergisinin 17. sayısında yayınlanmış olan son mülakat yer alıyor. M. Murtaza Özeren bu röportajı alıntıladı.

13 Nisan 2016 Çarşamba 18:16
Eski edebiyat yıllıkları arasında dolaşırken 1983 Suffe Yıllığı’nda 1982’de vefat eden hattat Hâmid Aytaç’a (1891-1982) dair bir bölüm ayrıldığını gördük. Bu bölümde İsmail Yazıcı tarafından Aytaç’la yapılan ve Kök dergisinin 17. sayısında yayınlanmış olan bir mülakat yer alıyor. Hattat Hamid’in hayatını, İstanbul’a gelişini, tahsilini, hocalarını, talebelerini, anılarını aktardığı bu mülakatı alıntılıyoruz.
HATTAT HAMİD’LE HASTANEDE YAPILAN SON MÜLAKAT
Hayatınız hakkında bilgi verir misiniz?
Asıl adım Musa Azmi’dir. 1891 yılında Diyarbakır’ın Ulu Camii, İmadiye mahallesinde doğdum. Babamın adı Zülfikâr, annemin adı ise Müntehadır. Biz üç kardeştik. Ben, benim küçüğüm Muharrem Aka ve en küçüğümüz Kadri Aytaç. Muharrem, 30 yıl kadar önce vefat etmişti. Fazıl isminde bir oğlu halen hayattadır ve Amerika’da bulunuyor; küçük kardeşim Kadri ise geçen sene mide kanserinden vefat etti. Kendisi hakkâklık yapıyordu. Aynı zamanda şâirdi.
Babam kasaplık yapardı. Babamın babası, yani dedemin ismi Adem-i Amidî (Diyarbakırlı Adem) idi. O da hattattı...
Devamı: http://www.dunyabizim.com/alinti/23792/hattat-hmid-aytacin-hastanede-verdigi-son-roportaj
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.