03 Kasım 2025
  • İstanbul17°C
  • Ankara15°C
  • İzmir18°C
  • Konya16°C
  • Sakarya17°C
  • Şanlıurfa21°C
  • Trabzon14°C
  • Gaziantep19°C

HİCRET TOPRAK İLE KÜLTÜR GÜNDEMİ İÇİN SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİ.

Türkiye Diyanet Vakfı Kadın Aile ve Gençlik Merkezi müdürü Hicret Toprak ile Kültür Gündemi için Kazım Berkay Özkardaş bir söyleşi gerçekleştirdi.

Hicret Toprak ile Kültür Gündemi için söyleşi gerçekleştirdi.

19 Ocak 2015 Pazartesi 14:35

2004 yılından bu yana Diyanet İşleri Başkanlığının farklı kademelerinde görev aldınız. Doktora teziniz ise Diyanet İşleri Başkanlığının kuruluş yıllarını kapsıyor. Bu sayede Diyanet İşlerinin kuruluş yıllarını araştırarak, bugünlerdeki halini de yaşayarak karşılaştırma imkânına sahipsiniz. O günlerden bugünlere neler değişmiş? Diyanet nereden gelip-nereye gidiyor?

Diyanet, kuruluş yıllarındaki adıyla söyleyecek olursak Diyanet İşleri Reisliği, Şeyhülislamlığın devlet mekanizmasındaki yerini modern Cumhuriyetin ilke ve prensipleri çerçevesinde devralan bir kurum. Ancak Şeyhülislamlıktan Diyanet’e geçiş, pek çok açıdan süreklilikten ziyade kopuşu ifade ediyor. Burada Şeyhülislamlığa dayanan tarihsel birikim ve müktesebatın deyim yerindeyse bir şekilde “ehlileştirilmesi” söz konusu. 90 yılı aşkın süreç içerisinde Diyanet’in her dönemde varlığının aynı minvalde sürdürmüş olduğunu söylemek neredeyse imkânsız.

Aslında Diyanet, din alanından beklenen meşruiyete ve tahkime hissedilen ihtiyaca bağlı olarak başvurulan, yeniden güncellenen bir kurum. Bunun tersi uygulamalara da değişik süreçlerde tanık oluyoruz. Bugün gelinen noktadaysa toplum artık İslam’ın ana referanslarıyla daha yakın ve sahici bir bağ kurma konusunda talepkârlığını artırıyor. Bu talebi karşılama konusunda cemaatler, tarikatlar ve çok çeşitli sivil toplum organizasyonları kendi argümanları etrafında toplumu şekillendirmek istiyorlar. Diyanet, en azından şimdi bütün bir toplumu İslam’ın kurucu ilkeleri etrafında bütünlüklü bir şekilde muhatap alıyor. Bu nedenle işinin oldukça zor olduğunu düşünüyorum. Sonuçta bugün karşı karşıya bulunduğumuz reel durumda, din ekseninin parçalanmasına şahitlik ediyoruz. Gelenekle irtibatımızı yeniden kurma ve ilişkimizi toparlama konusunda bir farkındalığımız olsa da henüz yolun çok başındayız. Öte yandan din alanında hüküm süren rekabet, hazımsızlıklar, ihmaller var. Buna modernliğin çekici ve çeldirici özelliklerini de eklemek lazım. Bütün bunlar bugün, Diyanet’in nasıl bir din diliyle topluma ulaşabileceği ve nasıl bir toplum inşa edeceğini tereddüte sokan kompleksler üretiyor.

Devamı için: http://kulturgundemi.com/soylesi/hicret-toprakla-kadin-aile-ve-genclik-uzerine-konustuk-haber-6462

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.