08 Mayıs 2024
  • İstanbul19°C
  • Ankara13°C

“HİKAYEDEN SÖZE, SÖZDEN EZGİYE; ANLATILARIYLA ANADOLU TÜRKÜLERİ..” KİTABI YAYINLANDI

Hikâyeden Söze, Sözden Ezgiye; Anlatılarıyla Anadolu Halk Türküleri çalışmasında; Anadolu’muzun her kenti, her ilçesi ve her beldesinde yaşanan akıllarda ve gönüllerde iz bırakan Türkülerimiz ve bu türkülerin hikâyeleri bulunuyor.

“Hikayeden söze, sözden ezgiye; anlatılarıyla Anadolu türküleri..” Kitabı yayınlandı

05 Şubat 2021 Cuma 10:47

Bu türküler ve hikâyelerini gelecek kuşaklara aktarmak, Anadolu geçmişinin, gelecek kuşaklarda yaşatılmasını sağlamak için, “Her Birey; Bir Türkü Öğrenmelidir” düşüncesi kapsamında türkülerimizin 136 adedinin hikâyelerinden bir demet, bu çalışmada bir araya getirilmiştir.

İstanbul Cinius yayınlarında basılan kitap 311 sayfa olup, Ocak-2021 yılında yayınlanan eser, Ahmet Şenol (Yazar-Şair-Halk Kültürü araştırmacısı-Fotoğraf sanatçısı-Halk kültürü ürünleri maket koleksiyoneri)-Hürkan Hür (Müzikolog) tarafından kaleme alınmıştır.

Bilindiği üzere;

Anadolu insanını anlamak, tanımak türküleri anlamakla, tanımakla olur. Anadolu insanını, seven, yeren, acıyan, kızan, savaşan, ağlayan, gülen, can veren, ölen, dirilen, can salan türkülerdir.

 

Anadolu insanının varlığında Türkü, bir yaratış geleneğidir. Onun öğretildiği, anlatıldığı bir kurum, bir eğitim - öğretim kuruluşu yoktur. Onun öğreteni de, öğreneni de halktır, Anadolu insanıdır.

 

Öğretimin, eğitimin en kötüsü, en yıkıcısı, en yararsız olanı çağın gidişine, uygarlıkların yeni yeni yaratmalarına, buluşlarına değil de “yıpranmış geleneklere” göre düzenleneni, onların doğrultusunda yürütülenidir.

 

Gelenekler türkülerin doğuşunu, yayılmasını sağlayan halk kültürü ürünleridir. Türkü söyleme geleneği eskidir de söylenen türkü, ortaya konan duygu yenidir. Türküler uydurulan, yüzlerce yıl yaşanmış bir olayı işlemez, konu edinmez. Yaşanan sıcaklığı insanın kanında, buğusu canında duyulan, bilinen, görülen bir olayı örer, dile getirir.

 İnsana yabancı kalan, insan yaşayışına girmemiş, yalnız düşüncede oluşan bir olayı, bir konuyu işleyen türkü yoktur. Türkünün konusu somuttur, insanın yetiştiği ortamla, çevresini kuşatan soydaşlarıyla, konu komşularıyla içten bağlantılıdır.

Türküler söylendikleri yörenin özelliğini, yaşama biçimini, insan davranışlarını, ilişkilerini, sevgi olaylarını dile getirir. Bu nedenle bir bölgenin türküsü, başka bir bölgeninkine uymaz, benzemez. Bu ayrılık, biçim, öz, konu bakımından da açıkça görülür.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.