- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
09 Kasım 2025- İstanbul15°C▼
- Ankara7°C
- İzmir17°C
- Konya7°C
- Sakarya13°C
- Şanlıurfa16°C
- Trabzon17°C
- Gaziantep10°C
HİLAL KAPLAN'DAN: BİR PUT KIRICI OLARAK SİVİL ŞEHİTLİK
Modern devlet teorisindeki tüm önemli kavramlar sekülerize edilmiş teolojik kavramlardır. Başka bir deyişle, siyaset teorisinin devlet ve egemenliğe bakışı teolojinin Tanrı'ya yönelik bakışıyla örtüşmektedir.

Sivil şehitlik kavramı, şehitliğin devletlû değil, dinî bir mefhum olduğunu bize bir kez daha hatırlattı. Çünkü şehitlik, bilmem kaçıncı kanunun falanca yönetmeliğine dayanarak "yüce devlet"in kime bahşedeceğine karar verdiği bir makâm değildir. Yüceliğin sadece kendisine mahsus olduğu Allah'ın sınırlarını belirlediği ve nihai bilgisi de ancak O'nda saklı olan bir makâmdır. Biz halk olarak, evlâtlarımızın ve yakınlarımızın Allah yolunda şehit düştüğüne inanma hakkına sahip olabiliriz. Ama bu laik devlete, şehitliği söylemsel bir araç olarak kullanma hakkı vermez.
Devletin canını veya malını koruyamadığı vatandaşına görevi gereği sahip çıkması ve 'diyet' ödemesi gerekir. Ancak yakınlarını polis, asker veya sivilken kaybeden acılı aileler daha fazla eve yas düşmesin istiyor. Hrant Dink'in ailesi ve Uludereli aileler de faillerin ortaya çıkarılmasını talep ediyor. Bu kısır döngü tartışmaların bize esas amacı unutturmasına izin vermemek boynumuzun borcudur.
Ezcümle, 'sivil şehitlik' uygulaması, devletin şehitlik payesi dağıtacak nitelikte bir kurum olmadığını bir kez daha göstermiştir.
02.04.2012 Yeni Şafak- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.