- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
05 Kasım 2025- İstanbul16°C▼
- Ankara5°C
- İzmir15°C
- Konya8°C
- Sakarya15°C
- Şanlıurfa14°C
- Trabzon15°C
- Gaziantep12°C
HÜSEYİN ÖZTÜRK'TEN: MİHR Ü MAH CAMİİ ÜSKÜDAR
Derler ki; “İstanbul tüm dünya Müslümanlarının umumi sığınağıdır.” İnsanlık tarihiyle yaşıt olan İstanbul incelendiğinde, fetihten önce de sonra da bütün Müslümanların umumi sığınağı olmuştur.

Kanuni’nin kızı Mihr ü Mah Sultan, İstanbul’un her iki yakasını, ezanla birleştirmek için camilerin inşasını Sinan’a ısmarlamıştır.
*
Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen ve geçtiğimiz cuma günü, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınçtarafından açılan Üsküdar Mihr ü Mah Sultan Camii, hakkında uydurulmuş çeşitli hikâye vardır.
Bunlardan sadece bir tanesi doğrudur. Diğer uydurulan hikâyeler, Kanuni’yi “Harem’den” çıkarmayan ve “mayaları hayali fantezilerle yoğrulmuş Muhteşem Yüzyıl”cı zihniyete mensup çevrelerin uydurduğu hayali fantezilerden ibarettir.
Güya denilir ki, Mimar Sinan, Mihr ü Mah Sultan’a âşıkmış ama Sultan, Rüstem Paşa ile evlenmiş.
Sinan aşkını anlatabilmek için Üsküdar’daki caminin eteklerini kadın eteğine, Edirnekapı’dakinin kubbelerini de kadın siluetine benzetmiş ve aşkını böyle anlatmış.
Hey Allah’tan korkmaz, kuldan utanmazlar! Sultan evlendiğinde Mimar Sinan 50 yaşındadır ve evlidir.
Sultan’ı bir ya da iki defa görmüştür. O da Kanuni gibi İstanbul’da çok az bulunmuştur. Osmanlı mimarisini, İslam topraklarına inşa etmek ve ettirmekle meşguldür.
Edirnekapı’dakinin inşasında ise Sinan 70 yaşındadır. El insaf! Bu nasıl bir zihniyettir ki, hâlâ bu hikâyeler anlatılmaktadır. Dedik ya “maya” meselesi.
Neyse her iki cami için de doğru olan şudur:
Mihr ü Mah Sultan, hayır hasenat babından İstanbullulara bir ikramda bulunmak ister ve birisi Üsküdar’da, diğeri Edirnekapı’da cami ister ve der ki;
“Cami minarelerinin birinden güneş batarken, diğerinden ay doğsun. Ve ezan okuyanlar birbirini işitsin.”
Sinan günlerce araştırma yapar ve her iki caminin yerini belirler. Önce Üsküdar’ı inşa eder, 20 yıl sonra da Edirnekapı’dakini.
Sultan’ın doğum günü olan 21 Mart’ta güneş son ışıklarını Edirnekapı Mihr ü Mah Camii’nin minarelerine vururken, Üsküdar’dakinin minarelerine de ay doğar.
Ve sadece yapılan bir cami değildir. Hastane, medrese, aşevi, kreş ve benzeri sosyal tesisler vardır.
03.02.2014 Yeni Akit
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.