İHSAN KABİL'DEN : MATBU BİR SİNEMA DERGİSİ: FİLM ARASI

Sinemacı Aydın Sayman, Akad’ın taklit bir sanatçı olmadığını, bu ülkenin coğrafyasının insani meseleleriyle hemhal olduğunu, işini çok itinayla gerçekleştirdiğini ve sinemanın meselelerine de sahip çıktığını anlatıyor. Türk sinemasının yıldız oyuncularından Türkan Şoray ise kendisiyle ilgili olarak, sette tatlı sert hakimiyet kuran, disiplinli oyuncudan istediği oyunu alan ve güven veren bir kişilik olarak söz ediyor. Lütfi Akad’ı bir manada sinemaya sokan ünlü oyuncu Sezer Sezin de, kendi birçok hikayesinin Akad tarafından senaryolaştırıldığını, Akad’ın kültürlü bir yapıya sahip olduğunu, devamlı okuyup yazdığını ortaya koyuyor. Gülşah Maraşlı “Sessiz Bilge” başlıklı yazısında, 95 yaşına gelen ustanın hala okuduğunu ve ilim dünyasının kurucu isimlerinin muhakkak çok daha iyi bilinmesi gerektiğini öğütlediğini belirtiyor. Kendisiyle yapılan görüşmede Yavuz Turgul, Akad’ın sinemasının kamera hareketi, objektif seçimi, abartısız oyunculukla ortaya çıkan derinlik ve duru bir dille sessizliğin anlamına dikkat çektiğine işaret ediyor. Mesut Uçakan da Akad’ın Türk halkının değerlerine, inançlarına diğer birçok yönetmen gibi Batı kültürünün bir temsilcisi olarak baktığını, yerliliğe Kızılırmak-Karakoyun’dan sonra eğildiğini ileri sürüyor. Mustafa Doğan, yönetmenle 1990’lı yılların sonunda bir belgeselde çalıştıklarını, Akad’ın sette sorunları yatıştırıcı ve çözücü bir rol üstlendiğini, ideolojik bir yapıya sahip olmadan yerli bir tavırla toplumu kucaklayıcı davrandığını anlatıyor. Erhan Işık da yazısında, Akad’ın sinemacılığına ana hatlarıyla değinerek, özellikle ilk yıllarına ışık tutuyor. Yılların emektarı Abdülgani Maraşlıoğlu, Akad’ın Yalnızlar Rıhtımı’yla ilgili anılarını anlatıyor.

Dergide ayrıca sinemadan haberlerle Gökhan Yorgancıgil, Gülcan Tezcan, Murat Saraçoğlu, Necip Tosun ve Fatih Atlas’ın yazıları yeralıyor.

16.10.2011 Star