İSTANBUL EDEBİYAT FESTİVALİ’NDE TASAVVUF RÜZGÂRI ESMEYE DEVAM EDİYOR

TOPLUMLAR MEDENİYET TASAVVURU OLMADAN YAŞAYAMAZLAR

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) ile İBB Kültür ve Sosyal Daire Başkanlığı’nın ortaklaşa düzenlediği İstanbul Edebiyat Festivali’nde tasavvuf rüzgârı esmeye devam ediyor. Prof. Dr. Saadettin Ökten, Edebiyat Mevsimi’nin 4. gününde edebiyat severlerle buluştu. Çok sayıda edebiyat severi bir araya getiren program, Kızlarağası Medresesi’nde gerçekleştirildi.

MODERNİTENİN GARİP VE YETİM ÇOCUKLARIYIZ

Başkanlığını TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı’nın yaptığı ‘Tasavvuf ve Medeniyet’ başlıklı panelde konuşan Prof. Dr. Sadettin Ökten, “İslam’ın bütün insanlığa söyleyeceği şeyler var. Toplumlar medeniyet tasavvuru olmadan yaşayamazlar. Medeniyet tasavvuru, insanların sorduğu sorulara cevap verir. Bu yapıyı ya dinler ya da bir takım felsefi görüşler sağlar. Aynı zamanda İslam da bir medeniyet tasavvuru söylüyor. Biz bugün, modernitenin çocukları olarak dini küçücük bir yere hapsetmişiz. Din, medeniyetin kurucu bir unsurudur. İslam’a göre bütün insanlar, Hz. Peygamber’in ümmetidir. Bunların bir kısmı davettir. Bir kısmı da icabettir” dedi.

Medeniyetin temel unsurlarının unutulduğunu ya da unutturulduğunu söyleyen Prof. Ökten, Yunus Emre’nin, “…Er yarın Hakk divanında belli olur” sözüyle konuşmasını pekiştirdi. Bazı mutasavvıfların hatıralarını da anlatan Prof. Ökten, davetlileri tarihi yolculuğa çıkarttı. Daha sonra ise tasavvufu, şu şekilde tanımladı: “Tasavvuf dediğimiz hadise, Hal-i Peygamber’dir. Tasavvuf, hal ilmi olduğu için her şey hal ile anlaşılır. Azizler, Peygamber’den müsaade almadan hiç bir şey yapmazlar. ”

Program sonunda soruları yanıtlayan Prof. Ökten, gençlere “medeniyetimizin farkında olalım” tavsiyesinde bulundu.