09 Mayıs 2024
  • İstanbul16°C
  • Ankara15°C

KENAN ALPAY: POTOMYA VE PONTUS’A YÜKLENEN LANETLİ MESAJ

Kenan Alpay: Potomya ve Pontus’a yüklenen lanetli mesaj

24 Mayıs 2019 Cuma 10:34

Her cümlemizi tartmak, cümlelerimizin içine yerleştireceğimiz kelimeleri kuyumcu titizliğinde iyi seçmek mecburiyetindeyiz. Söylemlerimizin hukuki boyutundan daha önce ahlaki kriterini hesaplamakla vazifeliyiz. Ahlaki çerçeveye (etik değerlere değil) uygun olan zaten doğal olarak hukuken meşru, siyasal açıdan da kabul edilebilir olacaktır. Kışkırtıp yıpratacak dilden uzaklaşıldığı yatıştırıp onaracak dile sahip çıkıldığı oranda toplumda huzur ve güvenliğin, dayanışma ve kardeşliğin bağları kuvvetlenir çünkü.

Siyasal mücadelelerin kızıştığı zamanlarda konuşmak kolay değil ancak konuşmaları kolaylaştırdığımız, önünü açtığımız oranda “kızgın demiri soğutmak” mümkün olacaktır. Ne var ki bir zamandır Yeniçeri Ocağı’nın başıbozuk olduğu dönemlerdeki gibi bir tahammülsüzlük başımıza musallat olmuş yine: “Vurun, söyletmeyin!” 

Şaka veya ironi değilmiş, hiç sıkılmadan gazete köşelerinde şöyle soruluyor mesela: “Neyin özeleştirisi bu?” Eksik mi, fazla mı, çarpık mı nedir yanlış olan diye anlamaya çalışırken net ve keskin bir hüküm dikiliyor karşımıza: “Gün ne eleştiri günüdür ne de özeleştiri günü. Gün liderimizin arkasında sadakatle durma günüdür.” Eleştiri yok, özeleştiri yok sadece sadakat var; neden? Çünkü seçim adında bir siyasi harbin içindeymişiz. Bu fazlasıyla tuhaf ancak ne ahlaki ne de hukuki mesuliyetten zerre miktarı nasiplenmemiş mantıkla değil siyaset komedi filmi bile yapılmaz.

Devamı: https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/kenan-alpay/potomya-ve-pontusa-yuklenen-lanetli-mesaj-28573.html

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.