- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
08 Kasım 2025- İstanbul19°C▼
- Ankara19°C
- İzmir22°C
- Konya18°C
- Sakarya18°C
- Şanlıurfa25°C
- Trabzon17°C
- Gaziantep21°C
MAHİR KAYNAK'TAN: DEĞİŞEN ŞARTLAR
Bir ülkenin iktidarı ya kurulu bir düzeni, ya da belirli bir hedefi ve bunu gerçekleştirecek biçimde eğitilmiş bir idaresi olan yapıyı yönetir.

Şimdi yeni bir dünya düzeni kurulmaktadır. Eskiden çizilen siyasi sınırlar aynen korunsa bile bu sınırlar bir hapishane duvarı gibi olmayacaktır ve bu değişim en çok Türkiye için söz konusudur.
Türkiye’deki değişimi doğru anlamak ve bölgenin yeni durumunu tahmin edebilmek için yeni dünya düzeni hakkında tahminde bulunmak gerekir.
Dünyada silahlı kuvvetler artık belirleyici güç olmayacaktır. Bu askerliğin anlamsızlaşması değil ikinci sıraya çekilmesidir. Yeni bir iktisadi düzen kurulacak ve yeni yakınlaşmalar ya da rekabetler bu alanda olacaktır. Önümüzdeki dönemde belli yerlerde din farklılıkları ya da soy farklılıkları nedeniyle olaylar çıkabilir. Bunlar görünen sebeplerdir fakat asıl hedef yeni düzenin inşa ediliyor olmasıdır.
Yeni dünya düzeni ülkemiz aleyhine görünmüyor. Bu tarihi şartları doğru kullanırsak sadece ülkemize değil insanlığa da hizmet etmiş oluruz.İktidarın bugünkü politikalarını gericilik olarak algılamak çok yanlıştır. İzlenen politikanın ana istikameti doğrudur ama bazı hataları vardır ve her şeyin dört başının mamur olması da beklenemez. Asıl sorun muhalefetten kaynaklanmaktadır. Onlar dünyadaki büyük değişimi göz ardı ediyorlar ve geçmişte kurulan düzenin en iyi idare olduğunu düşünüyorlar.
Bugün muhalefetin dünyadaki köklü değişimi ve bunun ülkemize etkilerini tartıştığını görmüyoruz. Mesele CHP, her şart altında silah kullanmamızı istemiyor, MHP ise en küçük bir sebebin çatışmaya dönmesi gerektiğini düşünüyor. Bugün yapmak zorunda olduğumuz şey ne bir boks maçıdır ne de bir güreş. Yani savaşta galibiyet peşinde değiliz. Aksine bölgede ezilenleri koruyacağımızı söyleyeceğiz. Bu hiç silah kullanmama anlamına gelmez ama amaç kahramanlıkla karşı tarafı yenmek değildir. Hatta o orduyu yanınıza bile çekmeye uğraşabilirsiniz.
Bu gün, bu çatışmalar Suriye ile sınırlı kalacak gibi görünmüyor. Bölgede bir mezhep çatışması da olabilir.Aynı soy ve kültürden gelen kitleler birleşmeye çalışabilir. Kürtler buna dahil değildir. Çünkü Türkiye bir ırk devleti değildir ve Kürtler bizdendir.
30.06.2012 Star- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.