06 Kasım 2025
  • İstanbul15°C
  • Ankara6°C
  • İzmir16°C
  • Konya10°C
  • Sakarya13°C
  • Şanlıurfa15°C
  • Trabzon15°C
  • Gaziantep12°C

MEHMET NURİ YARDIM'DAN: MUSTAFA MİYASOĞLU

Yazar, şair ve fikir adamı Mustafa Miyasoğlu vefat etti. Cuma günü kalabalık bir cemaat tarafından önce Fatih Camii’nde cenaze namazı kılındı sonra da Eyüp Sultan Mezarlığı’na ebedî âleme ve hakiki mekâna uğurlandı.

Mehmet Nuri Yardım'dan: Mustafa Miyasoğlu

Miyasoğlu’nun ilk şiiri 1966’da Kayseri’de yayımlanan Filiz dergisinde çıktı. Şiir ve yazıları Hisar, Türk Edebiyatı, Edebiyat, Mavera, Millî Gençlik, Yeni Sanat, Sedir dergilerinde yayınladı. Suffe Yayınları’nı kurarak Suffe Kültür Yıllığı'nı yayınlamaya başladı. Şiir, hikâye ve romanlarında millî kimlik arayışına yöneldi, toplumda değer çatışmalarını ağırlıklı olarak işledi. Bazı yazı ve kitaplarında Semih Güngör imzasını kullandı. Şiirleri: Rüya Çağrısı, Devran, Hicret Destanı, Şiirler, Bir Gülü Andıkça. Hikâyeleri: Geçmiş Zaman Aynası. Romanları: Kaybolmuş Günler, Dönemeç, Güzel Ölüm, Bir Aşk Serüveni. Biyografileri: Necip Fazıl Kısakürek, Asaf Halet Çelebi, Ziya Osman Saba, Haldun Taner. Antoloji: Çağdaş İslâmî Şiirler Antolojisi. Denemeleri: Edebiyat Geleneği, Devlet ve Zihniyet, Muhacir, Roman Düşüncesi ve Türk Romanı.
Şair, romancı, hikâyeci ve biyografi yazarı Mustafa Miyasoğlu İslâmî duyarlılığı çağdaş edebiyatımıza yansıtan bir yazı ustasıydı. Geleneği yaşatmak ve çağdaş edebiyata taşımak için bir şuur mücadelesi veriyordu.
Şiir, hikâye, roman, tiyatro, deneme, araştırma ve biyografi dallarında kıymetli eserler verdi. Uzun seneler sanat edebiyat dergilerinde ve günlük gazetelerde yazılar yazdı. Son çalışması Hâce-i Evvel Ahmet Midhat Efendi hakkındaydı. Mehmed Niyazi Bey’den öğrendiğimize göre Mimar Sinan romanına başlamış ama tamamlayamamıştı. Aslında Miyasoğlu da üretkenliğiyle, bana göre günümüzün Ahmet Midhat Efendi’si sayılabilir.
Miyasoğlu roman, hikâye, şiir, tiyatro, deneme, biyografi ve portre dallarında kıymetli eserler verdi. Bir kütüphanenin raflarını dolduracak kadar kitabı kültür hayatımıza kazandırdı. O bir romancı kimliğine sahip olduğu kadar iyi bir hikâyecidir de. Bir deneme ustası olduğu kadar mükemmel bir portre yazarıdır da. Gazetelerdeki köşe yazıları ve dergilerdeki araştırma, inceleme ve makalelerinin derlenip toparlanması ve kitaplaşması gerekiyor.
Mustafa Miyasoğlu İslâmî dünya görüşünün edebiyatta sözcülüğünü üstlenmiş bir misyon adamıydı. Büyük Doğu Mektebi’nden yetişmişti ve bu ekolün önde gelen isimlerindendi. Üstad Necip Fazıl’ın hâtırasını her zaman ve mekânda yaşatıyordu. Kadirbilir ve vefalıydı. Kısakürek’in son yıllarda gündeme gelmesinde, şiirlerinin ve eserlerinin bu kadar yayılmasında ve okunmasında,  Çile şairinin gençler arasında bu denli tanınıp sevilmesinde büyük emekleri, göz nuru ve alınteri vardır. Belki de en büyük pay sahibidir. Edebiyata bir bütün olarak bakan Miyasoğlu için Necip Fazıl’ın farklı bir yeri ve değeri vardı. Onun fikirlerinin ve sanat anlayışının özellikle genç nesiller tarafından anlaşılması, yaygınlaşması ve benimsenmesi yoluna âdeta ömrünü adadı. Bu konuda bir biyografi kitabı ve onlarca makale kaleme aldı.
Kendisiyle 1985’li yıllarda birlikte çalıştık. Hem Türkiye gazetesi kültür sanat sayfasında hem de Suffe Kültür Sanat Yıllıkları’nda. Büyük azim, gayret, samimiyet ve himmet sahibiydi. Bıkmadan usanmadan anlatır, yazar ve yapılacak çalışmaları istekli olanlara gösterirdi. Yaşatılması gereken şahsiyetler hakkında biyografiler yazdı. Dede Korkut, Necip Fazıl Kısükerek, Ziya Osman Saba, Asaf Halet Çelebi, Haldun Taner ve Ahmet Mithat Efendi en çok önemsediği şahsiyetler arasındaydı.
İslâmî dünya görüşüne bir köprü olarak gördüğü edebiyata, tutku derecesinde bağlıydı. Onun çalışkan ve üretken tavrı, etrafındakileri de etkilerdi. Teşvik ve yönlendirmeleriyle edebiyatımıza eserler kazandırdı. Son yıllarda Ömer Seyfeddin’le ilgilendi ve onun hikâyelerini İngilizce ile Arapçaya çevirterek yayımlattı. Oğullarıyla birlikte kurduğu Konak Yayınevi’nde bütün eserleri, dostlarının kitapları ve Ömer Seyfeddin külliyatı yayımlandı.
Romanında bahsettiği gibi Mustafa Miyasoğlu güzel yaşadı ve hayatını “Güzel Ölüm”le tamamladı, sonra da sevdiklerinden ayrılarak ebedî âleme göç etti. Ardından güzel eserler, yazılar ve konuşmalar kaldı. Bunların yanı sıra vefalı bir eş ve üç güzel evlat bıraktı. Miyasoğlu kardeşler inşallah babalarının hâtırasını edebiyat alanında yaşatacak ve babalarının hizmetlerine bıraktığı yerden devam edeceklerdir. Yazarımıza Allah’tan rahmet, ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Kabri nur, mekânı cennet olsun.  Ne diyordu Yahya Kemal: “Evvel giden ahbaba selâm olsun erenler!”
06.08.2013 Milat Gazetesi
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.