04 Mayıs 2024
  • İstanbul14°C
  • Ankara13°C

MEHMET ŞEKER: MUAMMA

Şair, âşık. Aynı zamanda sabırsız ve sakince duramayan biri; ne kadar istese de sükûnet bulamamış. Anlaşılan, aklı fikri vuslatta.

Mehmet Şeker: Muamma

05 Ocak 2019 Cumartesi 09:38

Ancak sevdiği vefâsız. O derece ki karıncanın gözbebeği ebadı kadar edecek kısmı bile yok vefânın.
 
Şöyle söylemiş:
 
“Bende yok sabr u sükûn, sende vefâdan zerre
 
İki yoktan ne çıkar, fikredelim bir kerre…”
 
Böylece bir ‘muamma’ ile ismini hem söylemiş, hem gizlemiş.
 
*
 
Çözmek için ‘yok’ların ne olduğunu bilmek gerek.
 
Bîçâre, bîhaber kelimelerinde olduğu gibi ‘bî’ olumsuzluk bildiren Farsça kökenli ön ek.
 
Bir diğeri ise nâ.
 
Nâçar’daki gibi. O da Arapça’dan gelmiş.
 
Bu iki ön eki alacağız, ‘nâ’ ve ‘bî’’ ile şairin kim olduğunu anlayacağız.
 
Ya da erbabının dilinden öğreneceğiz: ‘Nâbî’. Meşhur şair... İmzasını bu şekilde atmış.
 
“Sakın terk-i edebden kûy-i mahbûb-i
 
Hudâdır bu
 
Nazargâh-ı ilâhidir Makâm-ı Mustafa’dır bu” diyen Urfalı Nâbî.
 
(Cenâb-ı Hakk’ın nazargâhı ve O’nun sevgili peygamberi Hz. Muhammed Mustafa’nın makâmı olan bu yerde edepsizlikten sakın.)
 
Ki hikâyesi efsane hâlini almış, dilden dile dolaşmıştır.
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.